Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Askeri Tarih Encümeni'nin Cevaplarıyla

Türkiye'de Beş Sene - Bir Alman Paşasının Çanakkale ve Filistin Hatıraları

Liman Von Sanders

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Suriyeli kardeşlerimiz
Türkler ile Suriyeliler arasındaki anlaşmazlığı en iyi biçimde şu Suriye atasözü dile getirir: "Türklerin ayak bastığı yerde yüz yıl ot bitmez."
Kasım ortalarında Çanakkale Boğazı açılınca, İtilaf devletlerinin filoları da İstanbul'da göründü. Bir süre sonra da İngiliz ve Fransız askerleri karaya çıktı. Türkiye'nin o günlere kadar çarpıştığı bu askerlerin gelmesiyle, Beyoğlu, bir Türk şehrinden çok, bir Yunan şehri görünümü aldı. Birçok evlerin ön yüzünde Yunan bayrakları sallanıyordu. Önde bando olmak üzere, sokaklardan geçen İtilaf devletlerinin birliklerinin önünde birçok 'Levanten' yürüyordu. Bunlar subay ve erlere çi­çekler atıyor, bağrışıyor, kucaklaşıyor ve şapkalarım havaya fırlatıyorlardı. Bütün bu gösterilerin herhangi bir değer taşı­dığını kimse ileri süremez. Çünkü bu gösterileri yapanların ço­ğu, bütün savaş boyunca hiçbir kötülüğe uğramadan lstanbul'da oturmuş ve hiç ses çıkarmamış insanlardı.
Reklam
1914 Haziranında Türkiye ile Yunanistan arasındaki ilişkiler, silahlı bir çatışmaya yol açabilecek kadar gerginleşince, Enver'in başkanlığında bir toplantı yapıldı. Bu toplantıya Alman Askeri Kurulu ile İngiliz Deniz Heyeti birlikte katıldılar. Toplantıya, yabancı devlet yurttaşı olarak Amiral Limpus 'tan başka Türk Jandarma Kuvvetlerine komuta eden Fransız General Baumann da katılıyordu.
Güçsüz kalan bu erlerden pek çoğu, hiçbir yardım görmeden ölüyordu. Bu çeşit hastahaneleri ziyaretim sırasında, bu durumdan hoşlanmadığımı bildirdiğim, hatta bunlara yol açan doktorları Harbiye Nezaretine şikayet ettiğim için, titizliğim her tarafta duyuldu. Beni başka yollardan şaşırtmaya kalkıştılar. Hastahaneleri ziyaretim sırasında pek çok yeri kapalı bulmaya başladım; bunları bana gezdiren doktorlarda da bu kapalı yerlerin anahtarları yoktu. Fakat ben kuşkuya düşüp kapalı yerlerin kesinlikle açılmasını ve içeride ne olduğunun gösterilmesini isteyince, gördüm ki birçok ağır hasta ve özellikle hayatlarından umut kesilenler bu kapalı ve karanlık yerlere konularak ölmeye bırakılmışlardı.
Cephede sürekli olarak düşmanla çarpışırken, aynı zamanda kendi gerisinden gelen_saldınlan da önlemeye kimsenin gücü yetmez.
Şam'da güvensizlik ve düzensizlik gittikçe artıyordu. ŞerifFaysal 'ın casusları şehre dolmuştu. Bunlar her yerde dolaşıyor ve halkı kışkırtıyordu. Bazı evlere Şerif'in dört renkli bayrağı asılmıştı.
Reklam
O zamanlar Türk birliklerinde, iç hizmetlerin pek çoğu yerine getirilmiyordu. Subaylar, erlerine özen göstermeye, durumlarını denetlemeye alışık değillerdi. Birçok birlikte erlerin üstü bit, pire gibi haşaratlarla doluydu. Kışlaların hemen hiçbirinde hamam yoktu. Koğuşların havalandırılması gerektiği bilinmiyordu. Mutfak düzeni, düşünülemeyecek kadar ilkeldi. Mutfak işletmesi temiz ve düzenli değildi. Ben Almanya'ya örnek bir mutfak takımı ısmarlayacağım sırada, Askeri Kurul üyelerinden 3 . Tümen Kumandanı Yarbay Nicolia, Selimiye Kışlasında çok güzel ambalajlar içinde saklanan bir mutfak takımını raslantı sonucu buldu. Alman İmparatoru bu takımları beş yıl önce armağan olarak Türk Ordusuna göndermiş, fakat Harbiye Nezareti bunların ambalajlarının bile sökülmesini emretmeden kışlaya göndermiş, mutfak beş yıl öylece beklemişti.
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.