Türkiye'de Siyasal Şiddetin Boyutları
KolektifTürkiye'de Siyasal Şiddetin Boyutları Sözleri ve Alıntıları
Türkiye'de Siyasal Şiddetin Boyutları sözleri ve alıntılarını, Türkiye'de Siyasal Şiddetin Boyutları kitap alıntılarını, Türkiye'de Siyasal Şiddetin Boyutları en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Zira Arendt'in de hatırlattığı üzere bir kötülük bir kez yaşandıysa, yeniden yaşanmaması için hiçbir neden yoktur. Yaşanmış olan bilince yazılır ve geçmişe ait olduğu kadar geleceğe de ilişkindir.
Sayfa 390Kitabı okudu
Şehit, ilahiyat ile politikanın kesişim noktasında duran sadakat kurucu bir söylemdir.
Sayfa 308Kitabı okudu
Dahil edildiğimiz 'gibi' ülke kategorisi...
Türkiye, Mısır, Cezayir gibi ülkeler ve Latin Amerika arasındaki en önemli fark, orta sınıfların 1990'lar ve 2000'lerde birbirlerine zıt tarihsel konumlarda olması, Ortadoğu'da güçlü bir sosyal muhafazakârlık, Latin Amerika'da ise güçlü bir değişim beklentisini dile getirmiş bulunması ile açıklanabilir.
Sayfa 16 - İletişim Yayınları / 4.Baskı 2021 / Uygulama: Hüsnü Abbas / Düzelti: Remzi Abbas /Kitabı okudu
Milli görüş çizgisindeki radikal kopma Adalet ve Kalkınma partisi'nin kurulması değil, 28 Şubat sonrasında, Refah Partisi'nin kapatılmasının ardından siyasi yaşama başlayan Fazilet Partisi'nin kurulması ile oldu. Fazilet partisi siyasal İslamcı olmaktan ziyade, milliyetçilik ve sosyal devlet vurgusuna sahip liberal-muhafazakar bir partiydi. Refah Partisi kendini İslam'a referansla tanımlarken, Fazilet Partisi bu siyasetin kendisine yaslanarak yapmayı hedef aldı. RP'den farklı olarak FP merkezin temsilcisi olma niyetindeydi; istekleri ve sorunlar ne olursa olsun, hedefinde halk vardı. "Gerçek demokrasi" , " insan hak ve özgürlükleri" , "halk iradesi" gibi kavramlar FP lügatindeki yerini aldı ve parti açıkça AB yanlısı bir tutum sergiledi.
Sayfa 338Kitabı okudu
Bir şiddet hareketi olarak Hizbullah'ın güçlenmesindeki en önemli etken bölgede 1990'lı yıllarda yükselen şiddet dalgası oldu. Bölgedeki PKK varlığı Hizbullah için bir fırsata dönüştü. PKK'ya karşı girişilen mücadelede bir yandan örgütsel olarak olgunlaşıyor ve deneyim kazanıyor, hem de hareket alanı genişliyordu. Hizbullah için PKK ateist ve komünist bir Kürdistan'ı kurmaya çalışan, İslam düşmanı bir örgüttü. PKK için de Hizbullah, devlet ve dış güçler tarafından kontrol edilen paramiliter bir güçtü. 1991 ve 1995 yılları arasında iki grup arasındaki kanlı çatışmalar öyle bir noktaya vardı ki iki tarafın can kaybı 700'ü buldu. Birbirleriyle mücadelenin davalarına bir faydası olmadığı yargısıyla taraflar çatışmaya son verme yoluna gittiler.
Sayfa 335Kitabı okudu
Yoksunluğun varlığı kendi başına ayaklanmaya yeterli olsaydı, kitlelerin her an ayaklanma halinde olması gerekirdi.
Sayfa 211 - TroçkiKitabı okudu
Hannah Arendt, totaliteryanizm hakkındaki incelemesinde, bu yönetim biçiminin en belirgin ve keskin sonucunun insanların bedenleri değil, algıları üzerindeki tahribat olduğunu söyler .
Sayfa 382Kitabı okudu
Türkiye'de Darbeler
'Bonapartizm' elbette demokrasiyi anlatmamakla birlikte, diktatörlük anlamına da gelmez. Çünkü ancak 'otoriter' yönetimin 'toplumsal rıza' üstüne oturduğu durumları anlatmak için kullanılır.
Sayfa 356Kitabı okudu
Otoriter rejimler genellikle otoriter muhalefetlerin doğmasına yol açar.
Sayfa 158Kitabı okudu
Uygulanan her şiddetin, özellikle devlet eliyle uygulananın, kartopu etkisiyle daha fazlasını yarattığı açıktır.
Sayfa 139Kitabı okudu