Türkiye'de Siyasal Şiddetin Boyutları
KolektifTürkiye'de Siyasal Şiddetin Boyutları Sözleri ve Alıntıları
Türkiye'de Siyasal Şiddetin Boyutları sözleri ve alıntılarını, Türkiye'de Siyasal Şiddetin Boyutları kitap alıntılarını, Türkiye'de Siyasal Şiddetin Boyutları en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Meclis başkanlığı, Başvekillik ve Erkan-ı Harbiye'yi mutlak biçimde elde tutulması gereken mevziler olarak gören Mustafa Kemal'in, subay mebusların meclis çalışmalarına iştirakini engellemesi ordunun siyasal özerkliğin sağlanması açısından ne denli önemli bir kurumsal yapı olduğunu göstermektedir. Temel amaç, muhalefetin mebuslar etrafında toplanıp oradan Silahlı Kuvvetler tabanına uzanmasını engellemektir.
Sayfa 41 - İletişim Yayınları / 4.Baskı 2021 / Uygulama: Hüsnü Abbas / Düzelti: Remzi Abbas /Kitabı okudu
İstemez!
Türkiye'ye has bazı özelliklerin de göz ardı edilmemesi gereklidir. Bunların başında, muhafazakârlığın her şeyden önce dinle eklemlenmiş olması, bunun da ister istemez 1910 ve 1920'lerde Türkiye'nin islamlaştırılmasını -ve dolayısıyla Türkleştirilmesini- sorgulamayı imkansız bırakması, hem de Aleviliği radikal bir şekilde dıştalaması gelmektedir. Popülizme siyasi/seçimsel yatırım da, kaçınılmaz olarak "asli kitle" olarak tanımlanan Türk-Sünni kitlenin öne çıkarılmasını, bu ikili tanıma denk düşmeyen kategorilerin milletin kendilerine karşı birleşmesi gereken tehdit unsurları olarak algılanmasında beraberinde getirmektedir.
Sayfa 14 - İletişim Yayınları / 4.Baskı 2021 / Uygulama: Hüsnü Abbas / Düzelti: Remzi Abbas /Kitabı okudu
Her halk hakettiği biçimde yönetilir!
DP, AP, ANAP - ve son olarak AKP'nin - iktidar pratikleri ilk başta demokratik talepler dile getirse bile, Türkiye'deki liberal sağın otoriter bir nitelik kazanmasının neredeyse kaçınılmaz bir kader olarak tekerrür ettiğini göstermektedir. Otoritarizmin zaman içinde bu şekilde yeniden üretilmesinin, "sağ liberalizm"in sadece Türkiye'de değil, genel olarak bütün dünyada sahip olduğu bazı özelliklerle ilişkili olduğunu söyleyebiliriz. Sağ liberalizmin toplumun en zayıf kesimlerinin tehdit ve düşman olarak tanımlandığı bir sınıf temeline dayanması ve 19.yy "sol liberalizmi"nin aksine özgürlükleri değil de toplumsal disiplini savunması, liberalizm-demokrasi ilişkisinin neden bu kadar sorunlu olduğunu da göstermeye yetmektedir.
Sayfa 14 - İletişim Yayınları / 4.Baskı 2021 / Uygulama: Hüsnü Abbas / Düzelti: Remzi Abbas /Kitabı okudu
Son iki yüz yıllık Osmanlı - Türkiye tarihinin en önemli on beş yılı hangisidir diye sorulduğunda, buna verilecek cevap nettir: 1908-1923 arası dönem. Bu dönem, İttihat ve Terakki'ye mensup subayların Makedonya'da ayaklanmaları sonucunda ll.Meşrutiyet'in ilanıyla başlar, Cumhuriyet'in kuruluşuyla sonlanır.
Sayfa 55 - İletişim Yayınları / 4.Baskı 2021 / Uygulama: Hüsnü Abbas / Düzelti: Remzi Abbas /Kitabı okudu
Bugünkü Arap aleminde ise kadınlıktan, kadınlığın hem kişisel düzeyde hem de görünürlük sahasında elde etmeye çalıştığı konumdan duyulan korkunun, İslâm'ı neredeyse bir korku dini haline getirdiğini, bunun ise sistemik bir şiddete yol açtığını görmekteyiz.
Sayfa 28 - İletişim Yayınları / 4.Baskı 2021 / Uygulama: Hüsnü Abbas / Düzelti: Remzi Abbas /Kitabı okudu
Hepsi için canım Atatürk'e minnettarım, minnettar kalacağım.
Latin alfabesinin kabulü, "medeni giyim" tarzının benimsenmesi, kadınların meslekleşme yoluyla kamusal alana dahil edilmesi, müzikte çok sesliliğin ön plana çıkarılması, laik eğitim sisteminin inşası, İslam'ın devletin resmi dini olmaktan çıkarılması, tekke ve zaviyelerin kapatılması vb. pek çok yenilik aracılığıyla, Tek Parti rejiminin iç yapısı biçimlendirilmeye çalışılır.
Sayfa 45 - İletişim Yayınları / 4.Baskı 2021 / Uygulama: Hüsnü Abbas / Düzelti: Remzi Abbas /Kitabı okudu
İktidarın merkezileştirilmesi ve bilginin medreseleştirilmesi...
Devletin tekeline aldığı din ve ilmin, herkesin savunabileceği bir dava ve kendilerini ehil görenlerin tefsir edebileceği bir ilim olmaktan çıkması anlamına gelmektedir.
Sayfa 29 - İletişim Yayınları / 4.Baskı 2021 / Uygulama: Hüsnü Abbas / Düzelti: Remzi Abbas /Kitabı okudu
Cumhuriyet'in ilk yirmi senesi süresince, iktidar konfigürasyonu, sosyal ve siyasal alanlara dair birlikçi ve entegrist vizyondan kesinlikle feragat etmemiş, dahası yönetilen kesimleri "dışarıdan başka bedenler, içeriden de "kusurlu hücreler" tarafından tehdit edilen bir 'organik beden' olarak" algılamıştır.
Sayfa 52 - İletişim Yayınları / 4.Baskı 2021 / Uygulama: Hüsnü Abbas / Düzelti: Remzi Abbas /Kitabı okudu
Osman'ın hilafetinden bu yana her aşaması fitnelerle ve yoğun bir şiddetle belirlenen İslam topluluklarının kendi tarihselliklerini düşünememesi, bir ütopya olarak İslam'ın her zaman radikal bir sosyal şiddet üretmesini de beraberinde getirmiştir.
Sayfa 26 - İletişim Yayınları / 4.Baskı 2021 / Uygulama: Hüsnü Abbas / Düzelti: Remzi Abbas /Kitabı okudu
Geniş anlamda, cinsiyetin kontrolü, aynı zamanda "millet"in ya da "ümmet"in ahlaki ve şeceresel saflık içinde yeniden üretilmesini mümkün kılan kadınların toplumsal bir "rahim"e indirgenmesinden başka bir anlam taşımamaktadır.
Sayfa 28 - İletişim Yayınları / 4.Baskı 2021 / Uygulama: Hüsnü Abbas / Düzelti: Remzi Abbas /Kitabı okudu
Türkiye'de çok partili sisteme geçişin temelinde, biri büyük bir ölçüde "bürokrasi"den, diğeri ise "halk"tan beslenen iki büyük akımın sandıkta hesaplaşması, ama Kemalizm'den miras alınan sistemin korunmasını da birleşmesi prensibi ya da beklentisi yatmaktaydı.
Sayfa 14 - İletişim Yayınları / 4.Baskı 2021 / Uygulama: Hüsnü Abbas / Düzelti: Remzi Abbas /Kitabı okudu
"Yenilmiş bir halkın tarihi, kendisini yenen halka ait bulunmaktadır."
Sayfa 23 - İletişim Yayınları / 4.Baskı 2021 / Uygulama: Hüsnü Abbas / Düzelti: Remzi Abbas /Kitabı okudu
"Cumhuriyetçi Kozmoloji" mis gibi işte
Mustafa Kemal kültü, onun devletçi prensipleri, modern medeniyetlerden birisi haline gelme iradesi ve Türk'ün vatandaşı bağlayan üst-kimlik olarak icadı.
Sayfa 51 - İletişim Yayınları / 4.Baskı 2021 / Uygulama: Hüsnü Abbas / Düzelti: Remzi Abbas /Kitabı okudu
"Sivil toplum" ve "basın"ın önemli bir kısmının desteğine sahip olan iktidar erki, bir yandan gayrimeşru bir zora başvurduğunu inkar etmekte, diğer yandan da bu zoru, kurbanlarını insanlık dışına atan bir söylemle meşrulaştırmakta, bu yolda toplumsal bir destek kazanmaya çalışmaktaydı. Yalın yalana dayalı bir sentaks, iktidarın, toplumun büyük bir kısmında eleştiri kavramını hiçleştirecek derecede bir anlam boşluğu yaratabilmesi sayesinde hegemonik bir nitelik kazanmaktaydı.
Sayfa 17 - İletişim Yayınları / 4.Baskı 2021 / Uygulama: Hüsnü Abbas / Düzelti: Remzi Abbas /Kitabı okudu
Kemalist Türkiye, bir yandan İstiklâl Harbi'nin çekirdeğini oluşturan "Teşkilatçı" geleneği devam ettirirken, diğer yandan da, bu geleneğin kaçınılmaz bir parçası olan ve en berrak ifadesini iki Teşkilat-ı Mahsusa'nın bir arada yer almasında bulan devlet içi fragmantasyonun önünü açmış bulunmaktaydı.
Sayfa 13 - İletişim Yayınları / 4.Baskı 2021 / Uygulama: Hüsnü Abbas / Düzelti: Remzi Abbas /Kitabı okudu