Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Türklerin Tarihi - Pasifik'ten Akdeniz'e 2000 Yıl

Jean Paul Roux

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Türk Tarihini Osmanlıdan ibaret sananlara öğretmek gerek!
Türkler insanlık tarihinde Pasifik'ten Akdeniz'e, Pekin'den Viyana'ya, Cezayir'e oradan Troyes'e uzanan ikibin yıllık tarih demektir. Kaderleri dünyanın tüm eski halklarının kaderiyle harmanlanmıştır ve tarihimizdeki pek çok olayda biz bilmesek de onların payı ve etkisi söz konusudur.
Sayfa 23 - Kabalcı Yayınları
Mustafa Kemal, Türkiye'nin cisimleşmiş örneği, bütün bir halkın iradesinin temsiliydi ve ''Türklerin Atası'' değil ''Ata Türk'' yani ''Ataları gibi Türk'' anlamına gelen Atatürk adını aldı.
Sayfa 449Kitabı okudu
Reklam
Artık öyle görünmek öyle olmaktan daha önemli hale geliyordu.Türklerin düşünme biçimi eskiye takılıp kalmıştı. Bir zamanlar uyguladıkları yöntemleri uyguladıklarında yine başarılı olacaklarına ümitsizce inanmak istiyorlardı.
Türk toplulukları bozkır sanatını Sibirya'dan Yenisey kıyılarına, Çin sınırlarına kadar yaymışlardır. Long-men mağaralarındaki heykelleri diktiren Çin Vey hanedanlığı aslında bir Türk hanedanlığıdır. Kahire'deki Ibn Tolun Cami bir Türk tarafından yaptırılmıştır ve Hindistan, Agra'daki benzersiz Tac Mahal, Türk kanı taşıyan bir prensin eşi için diktirdiği anıtmezardır.
Sayfa 18 - Kabalcı Yayınları 11. BaskıKitabı yarım bıraktı
Çok lekeli bir giysi zenginlik ve cömertlik belirtisiydi. Örneğin Tonyukuk, ''giysisi yağlı'' anlamına gelir.
Sayfa 141 - Kabalcı Yayıncılık
Reklam
Türk hoşgörüsü
Uygurlar şaşılacak bir toplumdular! Kuşkusuz kentlerde her halkın, her dinsel inancın, modern zaman gezginlerinin anlattıkları gibi, belki de iç duvarların ayırdığı ayrı özel semtleri, mahalleleri vardı. Ama yine de, bir megalopolis olmayan bir kentin için de, en az üç büyük dine, Manizm, Budizm, Hıristiyanlık ve "animist" bir tapim olan Türklerin en eski ulusal dinine bağlı insanlar yan yana yaşıyorlardı. Sokaklardan ya da meydanlarından, serbestçe vaaz ederek, malını satmak amacıyla pazarlık yaparak, Yahudiler, Müslümanlar, Zerdüştler geçiyorlardı. Kaçınılmaz olarak kuşkuculuk ve rölativizm tohumlarını taşıyan hoşgörü ve ekumenikliğin, aşırı tutuculuğa yeğlenen idealler olması karşısında hayran kalınması gerekir. Çünkü bildiğimiz kadarıyla tarihte, Uygurlarınkiyle karışlaştırılabilecek bir tek örnek yoktur - ve böyle bir örneğe belki ancak başka Türk toplumlarında ya da onlara benzeyen, onlarla yakınlığı olan Moğol toplumlarında rastlanabilir.
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.