Üç Işık Gönderileri
Üç Işık kitaplarını, Üç Işık sözleri ve alıntılarını, Üç Işık yazarlarını, Üç Işık yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Hal
(...)
Dava örtüde değil, örtüye giren hanımda.. biri var, şahsında örtüyü küçültüyor; biri var haysiyet veriyor, şahsiyetini bütünlüyor. işte sakal.. sakal erkeğin ne kadar tabii bir güzelliği, onun vakarını bütünleyici bir unsurdur.. ama uzun zamanlar boyunca hep kırık dökük adam görünüşüyle eşleştiği için, adeta iptidailik remzi olmuştur.. iş sakal bırakmakta değil sakalı bırakan adamda.. demek oluyor ki doğrudan doğruya insanın hali tebliğdir..
İNSAN OLMAK, MÜSLÜMAN OLMAK...
- " (...) Hâlbuki şu şartlar içinde bir Müslümanın çıldırmaması için fevkalâde olması lazımdır... Eğer çıldırmıyorsak, fevkalâde olmadığımıza göre, insan olmadığımızdandır; bunu gayet net söylüyorum...
Nerede kaldı ki Müslüman olmak!.."
Sayfa 19 - "Cemaat" ve "Aksiyon" isimli konferanstan, İBDA YayınlarıKitabı okudu
ÖRTÜ ve HAYSİYET-ŞAHSİYET...
- "Dâvâ örtüde değil, örtüye giren hanımda... Biri var, şahsında örtüyü küçültüyor; biri var, haysiyet veriyor, şahsiyetini bütünlüyor..."
Salih Mirzabeyoğlu, 
Üç Işık
şu şartlar içinde bir müslümanın çıldırmaması için fevkalâde olması lâzımdır... Eğer çıldırmıyorsak, fevkalâde olmadığımıza göre, insan olmadığımızdandır; bunu gayet net söylüyorum... Nerede kaldı ki müslüman olmak!..
Sayfa 19
-ölüm çizgisine yaklaştıkça, hayatı daha çok duyar insan.
ölüm çizgisinde yaşamak !.. işte savaşın insana verdiği bu olsa gerek.
kur’an’ı insan ve kainat nüshasından okumayı bilmek, islamı islamla ve islamın istediği biçimde anlamaktır. *
demek ki islam, ilkel putperestlerin fetişleri etrafındaki kuru kabuk idrak seviyesinin statikliğine değil, kesiksiz oluş sırrını ifadelendiren gerçek iman sırrına vakıf olanlara muhatap bir din.. *
kur’an hükmünce kafir soyuyla ‘kafirden aşağı‘ bir liyakat belirten insan, islam soyu ile topyekûn varlığın varlık hakikatini ifadelendirici bir istidat ve kıymet belirtir.. Allah’ın halifesi olan insan.. *
‘ biz o halde geldik ki, acı duyma melekesini bile kaybettik.. işte en büyük işkence!.. ondan sonra ötesi aslında bunun kadar mühim değil; üç sopa vurmuş bilmem ne.. bu dediğim çok daha mühim.. bizim bu dünya ile beraber öteki dünyamıza da kast ettiler, ediyorlar.. anlıyor musunuz işkencenin derecesini ? kendimizi doktorca acıtmayı bilelim.. ‘