Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Üç Medeniyet

Ahmet Ağaoğlu

Üç Medeniyet Sözleri ve Alıntıları

Üç Medeniyet sözleri ve alıntılarını, Üç Medeniyet kitap alıntılarını, Üç Medeniyet en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Devlet ne padişahtır ve ne de hükümet, XIV. Louis'nin "devlet benim" dediği zamanlar çoktan geçmiştir. O prensip Fransa' ya büyük bir inkılap pahasına malolduğu gibi, bizim için de müthiş felaketlere sebep oldu. Devlet millettir, devleti kuran unsurdur.
Bize gelince; dilimizi yabancılara değil, köylülerimize bile okutturamadık; geri bir tarımdan başka elimizde milli denebilecek bir sanatımız yok, zeka ve dimağımızın çalışma alanı pek sınırlıdır.
Reklam
Bizde birçokları, ahlakı sırf cinsi münasebete inhisar ettirerek, bizim güya Batı çevrelerinden daha ahlaklı olduğumuzu iddia ediyorlar. Bu fikir katiyen yanlış ve yanlış olduğu kadar da zararlıdır. Çünkü, önce şurasını bilmeliyiz ki, ahlakı yalnız cinsi münasebetlerle sınırlanmış sayanlar, insanı yalnız kuşağına kadar tasavvur edenlerdir. Fakat kuşaktan yukarı bir kalp ve bir de ruh vardır. İşte bu kalp ve ruha ait olan ahlak sahalarının hepsinde biz pek aşağı bir durumdayız.
"Fert yok, cemiyet var, hak yok, vazife var" prensibine -ki gerçekte "kimse yok, padişah var, hak yok keyif var" prensibinin aynıdır- artık son verilmeli­dir. Fertsiz cemiyet düşünmek, elsiz, ayaksız, başsız ve gövdesiz insan düşün­mektir. Haksız da vazife düşünmek bütün insanları hayvan yerine koymak de­ğil midir?
Sayfa 68
Luther ilk defa olarak İncil’in açık ve herkesin anlayacağı bir surette Almancaya çevirdi. Halk tarafından anlaşılmayan ve mukaddes sayılan Latin dilinin esrarlı örtüleri altından dini gerçekleri çıkararak Alman esnafıyla köylüsünü İncil’in metni doğrudan doğruya ve vasıtasız temasta bulundurdu. Artık riyakâr papazların aldatıcı yorumlarına muhtaç olmadan herkes ilahi hükümleri kendi kendine öğrenip anlayabilirdi.
"bizde birçokları, ahlâkı sırf cinsi münasebete inhisar ettirerek, bizim güya batı çevrelerinden daha ahlâklı olduğumuzu iddia ediyorlar. bu fikir katiyen yanlış ve yanlış olduğu kadar da zararlıdır. çünkü önce şurasını bilmeliyiz ki, ahlâkı yalnız cinsi münasebetlerle sınırlanmış sayanlar, insanı yalnız kuşağına kadar tasavvur edenlerdir. fakat kuşaktan yıkarı bir kalp ve bir de ruh vardır. işte bu kalp ve ruha ait olan ahlâk sahalarının hepsinde biz pek aşağı bir durumdayız."
Sayfa 47 - doğu kitapevi
Reklam
Vaazlara gelince, çok kere hurafeler etrafında dolaşır. Bunlar, Hz. Muhammed' in ve ilk dört halifenin za­manlarındaki hutbe ve vaazlardan pek farklıdırlar.
Sayfa 76
Ermeniler, Rumlar açıktan açığa Türk namını, Türk namusunu çiğniyorlar. Padişah hala da Ermenilere sığınıyor, onlardan yardım istiyor. "Aziz ve muhterem" olan Ermeni dostlarını her gün sarayında saygıyla kabul ederek, devlet işlerini ellerine emanet ediyor. Düşmanlar sultan saraylarını müsadere ederek, eşyalarını sokaklara atıyor,
Dikkat olunsun, dünyanın hiçbir yerinde, bizim çevremizde olduğu kadar, namustan söz edilmez. Fakat yine dünyanın hiçbir tarafında, bizim kadar namusla kayıtsızca oynanılmasına rastlanmaz.
Sayfa 54 - Doğu KitabeviKitabı okudu
Bize gelince; dilimizi yabancılara değil, köylülerimize bile okutturamadık; geri bir tarımdan başka elimizde milli denebilecek bir sanatımız yok, zeka ve dimağımızm çalışma alanı pek sınırlıdır. Kalbimizin çarpması pek zayıftır. Gene bereket versin ki, herkesin faydalandığı o genel sofrada hissemize düşen kırıntılarla bir çeşit şöyle-böyle idare etmekle görünüşü kurtarmaya çabalıyoruz. Gustave Le Bon, Durkheim, Bergson ve daha başkaları olmasaydı, dimağımızın içindekiler eski tasavvufun dışına çıkamazdı. Fransız edebiyatının etkisi olmasaydı, ruhumuz harabat edebiyatının içinde bunalıp kalmış olacaktı.
121 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.