Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Üç Noktanın Söylediği

Ahmet Turan Alkan

Öne Çıkan Üç Noktanın Söylediği Gönderileri

Öne Çıkan Üç Noktanın Söylediği kitaplarını, öne çıkan Üç Noktanın Söylediği sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Üç Noktanın Söylediği yazarlarını, öne çıkan Üç Noktanın Söylediği yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ezeli doğrularımızı ve hakikatlerimizi, nedense bir batılının ağzından doğrulamadıkça şüphelerimizden sıyrılamıyoruz.
Sayfa 20
Çıkmaz Sokak
Eğer eviniz çıkmaz sokakta ise, diğer sokak sakinlerini kat be kat aşan bir sorumluluk ve samimiyet çizgisinde, artık komşuluğu da aşmış bir sıcak teması sürdürmek zorundaydınız. Hem de hiç yüksünmeden ve farkına varmadan... Çünkü çıkmaz sokağın öteki ucu sadece yaya trafiğine değil, serseri nazarlara da kapalıdır. Sokağa giren herkes aşinadır.
Sayfa 204 - Ötüken Neşriyat
Reklam
Mektuptaki üç nokta...
O, bunu biliyordu. Askere giderken eşiyle son kere yalnız kaldığında demişti ki, "Eve gönderdiğim her mektubun sonuna üç tane nokta koyacağım; üç tane nokta... O üç nokta senin içindir, anladın değil mi?" Hiç anlaşılmaz mıydı? Eski askerliklerin uzun yılla­rında, derbeder fasılalarla eve gönderilen her mektubun so­nunda hep o üç nokta vardı. Analar, babalar, teyzeler, am­calar, komşular ve tanıdıkları hatırlarının sorulmasına memnun oluyorlar, dualar gönderiyorlar ama mektubun so­nundaki o üç noktaya hiç mi hiç dikkat etmiyorlardı. "Üç nokta"nın muhatabı ise, her defasında bir öncekinden leziz, hasret ve aşk dolu cümleler okuyordu. Hiçbir edibin o güne kadar kaleme almaya muvaffak olamadığı güzellikteki aşk mektupları, üç noktanın içindeki daracık mekânda, her de­fasında ter-ü taze sevgi kelimeleriyle uzun yolculuklar edi­yor, günlerce kayınbabanın emekli cüzdanında, kayınvalide­nin En'am cüzünün arasında bir muska ihtimamı ile gezdi­rildikten sonra lütuf kabilinden gelin hanıma da gösteriliyordu. Onun mektupta yazılanlara aldırış ettiği yoktu; son satırın sonundaki üç noktayı arıyor, buluyor, okuyor, taze havadisler ve mahrem sevgi sözlerini deşifre ediyor ve da­ima, o üç noktayı buğulanmış gözlerinden süzdüğü üç dam­la gözyaşı ile yıkıyordu. Seneler, seneler sonra, bütün sözlerin mahremiyet yaşmağını yırtıp, üryan tekilliklere düştüğü bir gün, yüreği­nin tam üzerinde sakladığı son mektubu çıkarıp sonundaki üç noktayı okşarcasına seyrederek sevgilisine şöyle demişti: - Sahi Ahmet Bey, ne güzel mektuplar yazardın eski­den?
Sayfa 228 - Ötüken Neşriyat
Türkçe İşçisi
Türkçe'nin büyük ustalarını daima zapt olunmaz bir hasetle okudum. Tamamen kendi zihnimde kalmak üzere, onları tamir etmek cüretinde bulundum. "Daha iyisi ve güzeli nasıl yazılabilir?" küstahlığını adet edindim; bilerek veya bilmeyerek ustalarımı taklit ettim ve neticede taklidin öğrenme usullerinden biri olduğunu fark ettim. Bana "üslup sahibi" iltifatında bulunan dostlarımı tekzib ederim: sadece "Türkçe işçisi" olarak bilinmek benim için yeterince ciddi bir sıfat olacaktır.
Sayfa 9 - Ötüken Neşriyat
Hiç kimsenin bu alemde yoktur selameti ; İlla hayal-i yar müsellem gelir gider. Kadı Burhaneddin Ahmed
Ama sevgidir ki, iki farklı frekans arasında bir iletişim kıvılcımı çaktırır, insanları aynalara ve birbirlerine karşı mütehammil kılar.
Sayfa 60
Reklam
Anlamıyor musunuz; insanla insan arsındaki mesafe göz menzili, insanla kelime arasındaki mesafe söz menziliydi.
Haritalar sadece dağlardan, denizlerden, ovalardan, vadilerden ve nehirlerden değil kaderden de bahseder. Bu yazı, kaderiyle harita masalarında yabancılaşan toplumlar içinde payına hep hicran düşmüş olanlar hakkındadır.
Sayfa 122 - Ötüken Neşriyat
Söylentisi Aslından Etkili
Böyle bir konuşma belki de hiç olmadı. Ama ne demişler? "Bir şeyin şüyuu vukuundan beterdir." İşte o hesap!
Sayfa 82 - Ötüken Neşriyat
162 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.