Uğursuz Gezegen Galactica (İmparatorluk Serisi 3. Kitap) Gönderileri
Uğursuz Gezegen Galactica (İmparatorluk Serisi 3. Kitap) kitaplarını, Uğursuz Gezegen Galactica (İmparatorluk Serisi 3. Kitap) sözleri ve alıntılarını, Uğursuz Gezegen Galactica (İmparatorluk Serisi 3. Kitap) yazarlarını, Uğursuz Gezegen Galactica (İmparatorluk Serisi 3. Kitap) yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
...gözü dönmüşlük tek yanlı olmuyordu ve kin, kini doğuruyordu.
Bu şeytan beyninin indiği derinliklerindeki çirkinlikler, bir daha kazınmayacak biçimde belliğine kazılacaktı. Ve yıllarca zaman sonra, her şafak vaktinin aydınlığında, bir çılgını düşmanın yuvasına nasıl yönelttiğini yaşayacaktı yeniden.
Kapı açılınca, dehşetle ayağa fırladı. İnsanın aklı ölüme razı olabilir, ama vahşi bir hayvandan farksız bedeni, akla karşı çıkar hep.
Geceleri parlayan aydınlıklara yaklaşmamak gerekir.
Birlikte yaşlanalım!
En iyisi daha doğacak
Elbette bir avuç çok üst düzey yöneticisinden başka, hiç kimse onun ne yaptığını bilmiyordu, ama bunun önemi yoktu. Bir gün nasıl olsa tarih kitapları bu başarıyı anlatacaktı.
Tıpkı tele-romanlardaki gibi. Son anda zafere ulaşan süper kahramanlar! Genellikle bu tarihin sonu olur. Ama bizim olayımızda roman devam etti ve ne oldu? Kimse bize inanmadı. Gerçek romanlarda asla bu böyle geçmez. Her şey iyi biter onlarda. Ne gülünç değil mi?
Üç yüzyıl önceki fatihler neredeydi? Nerede kalmışlardı?
Madalyonun iki yüzü vardır: Ya yazı ya da tura. Her iki halde de, sonuç ölümdür.
Siz Dünyalılar için değil, bencilce tutkularınızı gerçekleştirmek için savaşıyorsunuz. Düşlerinizde özgürlüğe kavuşmuş bir Dünya değil, yeniden prangaya vurulmuş bir Dünya görüyorum. Parçalanmış bir İmparatorluk değil, onun yerini alan bir diktatörlük görüyorum.
Felçli bir adama saldırıp, zafer çığlıkları atan biri, korkağın tekidir.
Diktatörlükler, yerlerini ancak kaosa bırakıyordu.
Dinlemezler. Niçin? Çünkü onlar mazi hakkında hiç değişmeyen bazı fikirlere sahipler. Bunlarda yapılacak en küçük bir değişiklik bile, onlarca kutsala hakaret sayılır. Hatta bu gerçek bile olsa. Onlar gerçekleri değil geleneklerin sürdürülmesini istiyorlar.