Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hegel ve Toplumbilimin Doğuşu

Us ve Devrim

Herbert Marcuse

Us ve Devrim Sözleri ve Alıntıları

Us ve Devrim sözleri ve alıntılarını, Us ve Devrim kitap alıntılarını, Us ve Devrim en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Özel mülkiyetİn kurumsallaşması, Hegel için, 'nesnelerin' en sonunda öznel dünyanın içersine katılmış olduklarını imlemektedir: nesneler bundan böyle 'ölü şeyler' değildirler, ama, bütünlükleri içinde, öznenin kendini olgusallaştırma alanında bulunmaktadırlar. İnsan çalışıp çabalayarak onları örgütlemiş ve böylece kişiliğinin bir bileşeni yapmıştır. Doğa böylece insan tarihinde yerini almakta, ve tarih özsel olarak insan tarihi olmaktadır. Tüm tarihsel savaşımlar mülkiyeti olan bireylerden oluşan kümeler arasındaki savaşımlar olmaktadırlar. Bu uzak erimli kavrayış tin alanının daha sonraki kuruluşunu bütünüyle etkilemektedir.
Sayfa 62 - krs. Bruno Latour
İnsanın dünyası, Hegel'e göre, bir karşıtlar bütünleşmesi dizisi içinde gelişmektedir. İlk evrede, özne ve nesnesi bilinç ve kavramlarının biçimini almaktadırlar; ikinci evrede, başka bireyler ile çatışma içindeki birey olarak görünmektedirler; ve son evrede ulus olarak görünmektedirler. Yalnızca son evre özne ve nesne arasında kalıcı bir bütünleşmenin elde edilmesini temsil etmektedir; ulus nesnesini kendi içinde taşımaktadır; çabaları yalnızca kendini yeniden üretmeye doğru yönelmiştir. Üç evreye üç ayrı bütünleşme 'ortamı' karşılık düşmektedir: dil, emek, ve mülkiyet.
Sayfa 61
Reklam
İnsan dünyasının tarihi birey ve doğa arasındaki savaşımla başlamamaktadır, çünkü birey gerçekte insan tarihindeki daha geç bir evrenin üründür
Sayfa 60
Felsefe, içinde aklın gerçeklik kazandığı bir dünya görüşü formüle etliğinde kendi sonuna ulaşmaktadır. Eğer bu noktada gerçeklik, aklı gerçekten somutlaştırmak için gerekli koşulları içermekteyse, düşünce kendini ideale yöneltmeyi bırakabilir. Eleştirel düşünce yok olmaz, ama yeni bir biçime kavuşur. Akim çabalan yerini Loplum teorisine ve toplumsal pratiğe terk eder.
Bilincin tarihte aldığı ilk biçim bir bireyin bilincinin biçimi değil ama belki de en doğrusu tüm bireyselliği topluluğa gömmüş ilkel bir küme bilinci olarak temsil edilebilecek bir evrensel bilinç biçimidir. Duygular, duyumlar, ve kavramlar gerçekte bireyin değildirler, tersine herkes tarafından paylaşılmakta ve böylece tikel değil ama ortak öğeler bilinci belirlemektedirler. Ama bu birlik bile karşıtlık kapsamaktadır; bilinç ancak nesneleri ile karşıtlığı yoluyla bilinçtir.
Sayfa 60
Eğer us ve özgürlük gerçek varlığın ölçütleri iseler, ve içinde özdekselleştikleri olgusallık usdışılık ve kölelik tarafından sakatlanmışsa,o zaman yine ideada dinginliklerine ulaşmaları gerekmektedir.
Reklam
Böyle bir kendine-özdeşliğe ancak öz-bilinç ve bilgilenme ortamı yoluyla erişilebilir. Çünkü yalnızca kendisinin ve dünyasının olanaklarını bilme yetisini taşıyan bir varlık verili her varoluş durumunu kendi özgür öz-olgusallaşması için bir koşula dönüştürebilir. Gerçek olgusallık özgürlüğü, ve özgürlük gerçekliğin bilgisini öngerektirir. Gerçek olgusallık, öyleyse, bilen bir öznenin olgusaliaşması olarak anlaşılmalıdır. Hegel'in edimselliği çözümlemesi böylece tüm olgusallıktaki gerçek edimsel olarak özne düşüncesine götürmektedir.