Edna, buraya hiç gelmemiş olmayı diliyordu; onun varlığı gerekli değildi. Uzak durmak için bir bahane bile uydurabilirdi. Ancak gitmedi. İçten gelen bir ıstırapla, doğanın adetlerine karşı ateşli, açık sözlü bir isyanla bu işkence sahnesine tanıklık etti.
"bugün vedalaşırken kollarını boynuma dolayıp kürekkemiklerimi yokladı, kanatlarım güçlü mü diye bakıyormuş. gelenek ve önyargı seviyesinin üstünde uçmak isteyen kuşun kanatları güçlü olmalıdır."
Hayatımda hiç bu kadar yorulmamıştım. Fakat kötü bir his değil. Binlerce duygu aktı içimden bu gece. Yarısını bile anlayabilmiş değilim. Siz bana aldırmayın, sesli düşünüyorum yalnızca.