Profesörlerimize ya da eleştirmenlerimize değil, yazarlarımıza da değil; sadece kelimelere. Bunun tek suçlusu kelimelerdir. Onlar, çılgındır, özgürdür, her şeyin en sorumsuzu, en öğretilemezi onlardır. Elbette onları yakalayabilir, sınıflandırabilir ve bir sözlükte onları alfabetik sıraya dizebilirsiniz. Ama kelimeler, sözlüklerde yaşamaz; onlar zihinlerde yaşar.