Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kasım 2021

Yedikıta Dergisi - Sayı 159 (Kasım 2021)

Yedikıta Dergisi

En Beğenilen Yedikıta Dergisi - Sayı 159 (Kasım 2021) Gönderileri

En Beğenilen Yedikıta Dergisi - Sayı 159 (Kasım 2021) kitaplarını, en beğenilen Yedikıta Dergisi - Sayı 159 (Kasım 2021) sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Yedikıta Dergisi - Sayı 159 (Kasım 2021) yazarlarını, en beğenilen Yedikıta Dergisi - Sayı 159 (Kasım 2021) yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
79 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
59 günde okudu
Salgındaki her türlü zorluğa rağmen kesintisiz yayına devam eden ve bizi doğru bilgiye ulaştıran Yedikıta ve ekibine teşekkür ederiz. Bu sayının dosya konusu atalarımızın Türk İslam mührünü vurduğu yerlerden Belgrad'ın fethi. Çok akıcı ve öz bir üslupla anlatılmış. Kalenin öneminden Avrupa'nın kilidi oluşundan bahsedilmiş. Savaş muhabirlerinin hatıralarına yer verilmiş. Ek olarak Kızıldeniz ve Akdeniz'de görülen balinalar ve diğer başlıklarla yine güzel bir sayının sonuna geldik.
Yedikıta Dergisi - Sayı 159 (Kasım 2021)
Yedikıta Dergisi - Sayı 159 (Kasım 2021)Yedikıta Dergisi · Yedikıta Dergisi Yayınları · 202127 okunma
Reklam
Şehidler
"Bilakis, onlar berhayattırlar fakat siz bilmezsiniz..."
Sayfa 3 - Çamlıca Basım YayınKitabı okudu
Genelde selamlaşma ve barış ifadelerinim yer aldığı kayıtlardan en anlamlılarınsdan biri Arapça olanı. - "Yıldızlardaki dostlarımıza selamlar olsun. Umulur ki semada bir yerde buluşacağız..."
79 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Dergi içeriğinde en sevdiğim kısım uzayla alakalı olan bölümdü. Voyager takip ettiğim bir uzay aracıydı ve bu konu ele alınmış 2-3 sayfalık bir bölümde. Ayrıca gönderilen araçta ses kayıtları çok manalı geldi bana. Çokta hoşuma gitti. Türkçe ses kaydında yer alan cümleler ise şunlar; " Sayın Türkçe bilen arkadaşlarımız, sabah-ı şerifleriniz hayrolsun".
Yedikıta Dergisi - Sayı 159 (Kasım 2021)
Yedikıta Dergisi - Sayı 159 (Kasım 2021)Yedikıta Dergisi · Yedikıta Dergisi Yayınları · 202127 okunma
ÇORBA Basralı alimlerden onlarca eseriyle meshur Câhız (v.869), Kitabü'l-Buhalá isimli eserinde, Ahmed bin Halef el Yezidi'nin çorbayla alâkalı tavsiyelerini nakleder: "Kışın, hanımına çorba yaptırmaya bak! Çünkü çok bereketli. İnsanı tok tutmakla kalmıyor, şıra ve su ihtiyacını da karşılıyor. Çorba içen, terlediğinde cildi yumuşar, zararlı fazlalıklarını dışarı atar. Fazla yeme isteğini önler. Ayrıca vücudu Isıttığından, çoluk çocuğun içinde kömür yanıyormuş gibi olur. İnsanı yakacaktan ve yünlü giyecekten kurtarır. Yakacak, her şeyi karartıp kuruttuğu gibi, çabucak biter. Büyük paralar sarf edilmesine sebep olur. En kötüsü de yakacağa alışanı, yakacaktan başkası kurtarmaz. Sana çorbayı tavsiye ederim. Bilesin ki çorba, yalnızca ileri gelenlerin ve tecrübelilerin evinde olur. Tavsiyemi, sefkatli bir nasihatçinin ve tecrübeli bir hikmet sahibinin tavsiyesi olarak gör."
Reklam
Efendimiz’in(sav) Allahü Teala’dan getirip, çehar-ı yar-ı güzine ve sahabe-i kiram hazaratına öğrettiği Ehl-i sünnet ve’l cemaat yolunun yolcusuyuz. Mezhebimiz ve Meşrebimiz belli şükür:İtikadda mezhebimiz Mâturidî, amelde meshepimiz Hanifi… Osmanlı’nın derdi de bu idi. Ahmed pak
Yedikıta
Kabristanlık duvarı Namık Kemal, rodos mutasarrıflığı görevindeyken, kabristanlığın etrafına duvar üzülmesi için kendisine müracaat edenlere şöyle der: “Buna gerek olduğunu zannetmiyorum. İçerdekiler isteseler de dışarı çıkamazlar; dışarıdakiler yalvarsanız da içeri girmek istemezler.
Yedikıta
Tadında Bırakmak :)
(Bir şeyin ölçüsünü kaçırıp tadını bozmamak) Hayatın her sahasında ölçülü olmak lazımdır; yemede, içmede, uykuda, konuşmada, susmada, gülmede... Lafi uzatmak, tadını kaçırmak veya yapılan/ anlatılan bir şeyi tadında bırakmak ile alakalı bu deyim için şöyle bir kıssa anlatılır: Patlıcanları incire benzetemeyen köylü, o zamandan bu zamana kadar, meyvenin boyu büyümüştür, rengi değişmiştir diye düşünür. Patlıcanlardan birinin tadına bakar. Çiğnedikçe tatsız, tuzsuz bir şey olduğunu anlar. Suratını ekşiterek manava, "Bak hemşerim, gücenme dediğime, sen bunların boylarını fazla uzatıp bu sefer tadını kaçırmışsın." der. Saf bir köylü, çarşı pazar dolaşırken manavda taze incir görür. Bir miktar satin alır, köyün yolunu tutar. Yolda giderken incirlerin tadına bakar, yedikçe yiyeceği gelir, tadı damağında kalır. Aylar sonra tekrar şehre iner. Daha önce incir aldığı manavı arayıp bulur. İncirin mevsimi geçtiği için manavda incir yoktur. Köylü, incirin adını bilmediğinden, manava inciri "Dışı mor kayış, içi çekirdekli..." diye tarif etmeye çalışır. Manav, "Olsa olsa bunun anlatmak istediği patlıcandır." diyerek, köylüye bir okka patlıcan verir. Patlıcanları incire benzetemeyen köylü, o zamandan bu zamana kadar, meyvenin boyu büyümüştür, rengi değişmiştir diye düşünür. Patlıcanlardan birinin tadına bakar. Çiğnedikçe tatsız, tuzsuz bir şey olduğunu anlar. Suratını ekşiterek manava, "Bak hemşerim, gücenme dediğime, sen bunların boylarını fazla uzatıp bu sefer tadını kaçırmışsın." der.
Yaklaşık yarım asırdır boşlukta yol almaya devam eden Voyager 1 aracı, Dünya'dan en uzakta bulunan insan yapımı nesne konumunda ve saatte 61.000 km hızla ilerliyor...
Reklam
Velhasıl bir zamanlar hüküm sürdüğümüz toprakları gördükçe mübarek bir ecdadın torunu olmanın haklı gururunu yaşıyorsunuz... Selam olsun hepsine, rahmet olsun cümlesine...
Sayfa 38 - Çamlıca Basım YayınKitabı okudu
En büyük motivasyonları ise her zaman olduğu gibi yüksek idealleri ve güçlü maneviyatlarıydı.
Sayfa 3 - Çamlıca Basım YayınKitabı okudu
34 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.