Yedikıta Dergisi - Sayı 160 (Aralık 2021)
Yedikıta DergisiYedikıta Dergisi - Sayı 160 (Aralık 2021) Sözleri ve Alıntıları
Yedikıta Dergisi - Sayı 160 (Aralık 2021) sözleri ve alıntılarını, Yedikıta Dergisi - Sayı 160 (Aralık 2021) kitap alıntılarını, Yedikıta Dergisi - Sayı 160 (Aralık 2021) en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Toprak kim bilir ne hikâyeleri örttü asırlar boyu.
Sayfa 57 - Çamlıca Basım YayınKitabı okudu
Bazen elma yerken, yanlışlıkla çekirdeğini de ısırdığımız olur. Bu, ağızda buruk bir tat bırakır. Bunun sebebi, elma çekirdeğinde eser miktarda siyanür bulunmasındandır. Bu çekirdekler, muazzam genetik çeşitlilik içerirler. Öyle ki elma çekirdekten yetişirse, nerede olursa olsun, her birkaç bin ağaçtan üçü, beşi mutlaka yeni evinin iklim ve toprak şartlarına uyum sağlayacaktır. Ancak yenilecek kadar güzel olacak mıdır, o başka konu. Zira çekirdekten yetişen bir elma ağacının nasıl ürün vereceğini hiç kimse bilemez
Sayfa 65 - YEDİKITA
"Ben çok bilirim." diye konuşmaya başlayan kişinin hemen yanından kaç!
Sayfa 42 - Çamlıca Basım YayınKitabı okudu
"Yiğit ölür, namı kalır."
Sayfa 10Kitabı okudu
Mimarın Ömrü Uzun Olur
İbrahim Böri Tegin zamanında İpek Yolu güzergâhında bulunan şehirlerde ticaret hayatı çok canlıydı. Bu bereketin göstergesi olarak ülkesini Türk İslâm eserleriyle süsleyen Tamgaç İbrahim Han'ın "Mimarın ömrü uzun olur." sözü, kitaplara kaydedilmişti. Çıkardığı kanunlar ve aldığı tedbirler sayesinde, Karahanlı paralarının değeri de son derece artmıştı. Öyle ki devrin fıkıh kitaplarında onun bastırdığı paralar, "Tamgaciyye dirhemleri" olarak zikrediliyordu. Ülkesinin resmî para birimi de hakanın İslâmî lakaplarına nisbetle "müeyyide adliyye" adını taşıyordu.
Sayfa 54Kitabı okudu
En Ağır Mesuliyet
İbnü'l-Esir'in, "zahit ve ibadete düşkün" diye tarif ettiği İlig Nasr Han (Abdülkerim Satuk Buğra Han'ın torununun oğludur) bir gün av sırasında, temiz yüzlü bir ihtiyarın, sırtındaki odun yüküyle bir tepeye doğru zorla çıktığını görür. Hemen kölesini gönderir ve "Git ihtiyarın sırtındaki odunu atınla taşı." der. İhtiyar, "At taşırsa kölene ne faydası var?" der. İlig Han kölesine "Sen taşı!" der. İhtiyar, "Köle taşırsa sana ne faydası var?" deyince bu sefer han atından inip yükü sırtlar ve tepeye tırmanmaya başlar. Biraz sonra alnında ter damlacıkları belirince ihtiyar alnını silip "Vay hâline ey İlig! Bugün kalem gibi hafif bir yükü yüklendin. Kıyamet gününde çok daha ağır yüklerin, mesuliyetlerin yükünü nasıl taşırsın?" deyince İlig Han "ahh" çekip oracıkta bayılır. Maiyeti onunla meşgulken, ihtiyar onların nazarlarından kaybolur.
Rivayete göre o ihtiyar, Hızır Aleyhisselam'dır.
Nabi
Etme âr, öğren, oku ehlinden
Her şeyin ilmi güzel cehlinden
Sayfa 51 - Çamlıca Basım YayınKitabı okudu
Etme âr, öğren, oku ehlinden
Her şeyin ilmi güzel cehlinden
(Çekinmeden sor, öğren, ilmi ehlinden oku; her şeyin ilmini bilmek, cahil kalmaktan güzeldir.
Sayfa 51 - YEDİKITA
NÛŞİREVAN'DAN NASİHATLER
Nefsine sahip olmayı öğren. • Ne kadar acı olursa olsun, doğru söyle!
•Düşmanın, sırrına ortak olmasın diyorsan sırrını, dostuna dahi açma!
İlim
Etme ar,öğren oku ehlinden
Her şeyin ilmi güzel cehlinden
Nabi(Yusuf)
Sayfa 51 - Çamlıca Basım YayıneviKitabı okudu