Yeniçağda Bilgi Felsefesi
Sara ÇelikYeniçağda Bilgi Felsefesi Gönderileri
Yeniçağda Bilgi Felsefesi kitaplarını, Yeniçağda Bilgi Felsefesi sözleri ve alıntılarını, Yeniçağda Bilgi Felsefesi yazarlarını, Yeniçağda Bilgi Felsefesi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.NOTLAR:
YAZAR: SARA ÇELİK
Kısacası, ussalcılığa göre, insan usu doğuştan ya da a priori temel birtakım doğruluklar taşır ve bu doğruluklardan tümdengelimsel olarak öteki daha tikel yapıdaki doğruluklar türetilir; bu şekilde tüm bir bilgi sistemi kurulma olanağı bulur. Bilginin bu temel ilkelerine "doğuştan ideler" denilmektedir. . Bu
Felsefeye giriş önerileri PDF/ePub
Felsefenin Temel Disiplinleri
Felsefeye Giriş
Felsefe Aracılığıyla Düşünme
Antikçağ Felsefesi
Yeni Düşün Adamları
Felsefe Tarihi
Yeniçağda Bilgi Felsefesi
Bilimsel Felsefenin Doğuşu
Felsefeye Giriş İçin Bir Başlangıç
drive.google.com/file/d/1-3HAb-Z...
drive.google.com/file/d/1uTGkBay...
drive.google.com/file/d/1-6QSd-D...
drive.google.com/file/d/1zoP23OX...
drive.google.com/file/d/1z_pUvxK...
drive.google.com/file/d/1zcad7K4...
drive.google.com/file/d/1zuCJeQD...
drive.google.com/file/d/12zHPCDw...
Aslında Hobbes'un gerçek sorunu felsefe, bilim ve matematik arasındaki ayrımları tam olarak yapamamış olmasından kaynaklanmaktadır. Gerçi onun döneminde felsefe ile bilim henüz bir ve aynı şey olarak görülmeye devam ediliyordu.
"Tanım herhangi bir şeyin özü değil, ama onun özüne ilişkin olarak ne tasarladığımızı simgeleyen bir konuşmadır."
...adlar sadece zihnimizdeki imgeleri adlandırırlar. Hiçbir zaman için nesnelerin kendilerini adlandırmazlar. Eğer karşımdaki kişi ile konuşurken ona hitaben 'Ayşe' adını kullanıyorsam, bu ad onun zihnimdeki düşüncesinin yani imgesinin simgesidir.
Hobbes daha önce de söylediğimiz gibi düşünülebilir olanla imgelenebilir olanı özdeşleştirme eğiliminde olduğu için, onun açısından imgelenmek tekil varlıklara özgü olduğuna göre düşünülen, bir başka deyişle kavramları olanlar da tekil bireysel varlıklar olmuş oluyordu.
'Tümel' sözcüğü hiçbir zaman doğada var olan herhangi bir şeyin adı değildir. Dahası tümel ad herhangi bir tümel kavramı da temsil etmemektedir; yani zihinde oluşturulan herhangi bir düşüncenin ya da imgenin adı değildir. Tersine her zaman bir sözcüğün adıdır. Kısacası tümel olan sadece bir sözcüktür, başka hiçbir şey değil.
Hobbes tarafından düşünülen biçimiyle felsefi bilgi, yukarıda da gördüğümüz gibi, genelde tekil olan ile değil, tümel olanla, evrensel olanla ilgilenmektedir. Buna göre felsefenin amacı, ilk ilkelerin ya da evrensel nedenlerin ışığında, tüm var olanların nedensel ilişkilerinin tutarlı ve sistemli bir bilgisini ortaya koymaktır.
Tanrı, salt, sonsuz görünmez bir uzamdır. Bu durumda Descartes'ın salt bir uzam olarak öne sürdüğü cisimsel töz, Hobbes felsefesinde Tanrı'nın yerine geçmektedir ve Descartes'daki sonsuz töz olan Tanrı tözü ortadan kalkmış olmaktadır. Ayrıca Hobbes'a göre evrendeki tek töz, cisimsel töz yani maddesel töz olduğuna göre, tüm cisimlerin nedeni yine Tanrı olmakta ama salt bir uzam olarak düşünülen Tanrı olmaktadır. Bu durumda Hobbes'un bir tanrıtanımaz olup olmadığı tartışma konusudur.