Yoldaki İşaretler Gönderileri
Yoldaki İşaretler kitaplarını, Yoldaki İşaretler sözleri ve alıntılarını, Yoldaki İşaretler yazarlarını, Yoldaki İşaretler yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hic şüphesiz Kur'an, hazinelerini ona ancak uygulamaya dönük bir bilgi edinme şuuru ile yönelenlere açar.
"Hayvan bile böylesini yapmazdı diyoruz, çünkü yırtıcı hayvan, alçaklık ve bayağılık içinde avının acılarından haz duymak için değil, karnını doyurmak için avını parçalar."
İslam'ın görevi sadece insanların inanç ve pratiğini değiştirmek olmamıştır.
Bunun yanında onların düşünme metotlarını nazari ve pratik karşındaki tavırlarını da değiştirmeyi görev bilmiştir. Çünkü o kısa görüşlü ve zavallı beşeri metodlara özünden ters düşen ilahi bir metottur.
Sayfa 49 - Hicret Yayınları, 1977
Bu din pratik, harekete dayalı, aksiyonel bir metottur.
Hayata pratiği içinde hükmetmek ve fonksiyonunu yürütmek üzere bu pratikle uğraşmak üzere gelmiştir.
Sayfa 39 - Hicret Yayınları, 1977
İçki, faiz, kumar ve diğer cahiliye dönemi alışkanlıkları birkaç Kur'an ayeti ile veya Peygamberimizin sözleri üzerine ortadan kaldırılabilmişlerdir.
Oysa ki yeryüzü hükümetleri bunlardan birine karşı kanunlarla tüzüklerle çeşitli içtimai kurumsal düzenlemelerle askerle otorite ile propaganda ve yayın araçları ile savaşmak zorunda kalır buna rağmen kötülük ve ahlaksızlar cemiyetin yapısını kemirirken onlar sadece dışarıda görülen kanunu aykırılıklara dizginleyebilir.
Sayfa 39 - Hicret Yayınları, 1977
Dalları sık gövdesi sağlam gölgesi geniş ve boyu yüce bir ağaç nasıl uzun boyu ve geniş gövdesi ile orantılı bir şekilde köklerini geniş ve derin bir toprak parçasına yaymak zorunda ise bu din de böyledir. Onun düzeni hayatın tümünü kapsar küçük büyük bütün beşeri gelişmeleri üzerine alır. Sadece dünyada değil ahirette de insanın hayatını düzenler.
Sayfa 38 - Hicret Yayınları, 1977
Eğer bu dava ilk adımını kavmiyet çağrısı veya sosyalizm çağrısı ya da ahlak çağrısı olarak atmış olsaydı yahut da tek temel esası olan -La İlahe İllallah'ın yanına başka bir ilave daha koysaydı, bu metot sırf Allah rızası için olma özelliğini yitirirdi.
Sayfa 37 - Hicret Yayınları, 1977
Ölçü ve değerler sistemini ayakta tutan siyasi egemenlik ile bu siyasi egemenliğin sahip olduğu herkese kabul ettirdiği ceza mükafat yetkisi de inançsız var olamaz.
Buna göre inanç sistemini yerleştirip ona dayalı bir siyasi hakimiyet kurmadıkça söz konusu değer sisteminin tümü ve bu değerlere dayanan ahlak; kuralsız, otoritesiz mükafat ve ceza biçimi etkisi olmayan dağınık bir şey olurdu.
Sayfa 35 - Hicret Yayınları, 1977
Kur'an'ın Mekke'de inen kısmı Peygamberimize tam 13 yıl boyunca tek bir davadan bahsetti. Değişmeyen tek bir davadan. Fakat tamamen tekrardan uzak olarak. Çünkü Kur'an üslubu her seferinde o davayı ilk defa söz konusu ediyormuş gibi onu yeni bir ifade tarzı içinde takdim etti. Bu davanın temelinde uluhiyet, kulluk ve bu ikisi arasındaki ilişki yaşıyordu.
Sayfa 25 - Hicret Yayınları, 1977
Biz de bugün İslam'dan önceki cahiliyenin tıpkısı hatta belki de daha koyusu içindeyiz. İnsanların bakış açıları ile inançları, alışkanlık ve gelenekleri, kültür kaynakları, sanat ve edebiyatları, yasa ve hukukları...
Hatta İslam kültürü İslam kaynağı, İslam düşüncesi ve İslam görüşü olarak saydığımız değerlerin çoğu bile cahiliye üründür.
Bu yüzden İslami değerler vicdanımıza tutunamıyor, kafalarımızda bir İslam bakış açısı belirmiyor, İslam'ın ilk döneminde yetişen o neslin bir benzeri gibi yeterli sayıda bir grup aramızda meydana çıkmıyor.
Sayfa 22 - Hicret Yayınları, 1977