Eser, derin politik felsefi anlamı kazanan, 1941-1945 Almanya-Rusya savaşından kaçan bir firarinin hikayesini anlatıyor.
Biliyorsunuzdur bütün eski sovyet ülkeleri Rusya'ya bağlı olduklarından, savaş çıkma durumunda bu ülkelerdeki tüm erkek adaylar savaşa gitmek durumundalar idi. Bu eserde bu savaşta yaşanan olayı anlatıyor.
Kahramanımız
Savaş yıllarında kaçak bir askerin ve kocaları savaşta olan kadınların yaşadıkları zorluklar bahsediliyor. Aşk yüce bir duygu bazen bütün illegallikleri kabul ettirebiliyor lakin merhamet ya da adalet buna karşı gelip aşkın karşısında da dağ gibi dik durabiliyor. Kaçak olarak yaşayan sevdiği adamın zaman içinde bir hayduta dönüşmesi kadındaki aşk duygusuna karşılık haksızlığa karşı direnişe geçmeye bırakıp, sevidiği adamı aşikar ettirmeye mahkum bırakıyor. Aytmatov, savaş yıllarına dair yazılan eserlerin en yürekteni olabilir... Yaşadığı dönemi es geçmeden her türlü konu edinmiş eserlerinde. Bize de minnetle ve hoşnutluk ile okumak düşer
Cengiz Aytmatov'un kaleminden çıkan hüzünlü bir hikaye daha... bir solukta okuyabileceğiniz muhteşem bir eser. Seyde'nin hayatla mücadelesi, hayelleri, cesareti , çocuğu için savaşı...... Seyde kadın ,Seyde ana , Seyde gelin, Seyde ailesi için çalışan , kocasının askerden gelişini bekleyen, saklayan ,yediren, içiren, İsmail ile YÜZYÜZE gelen.
Ötüken Neşriyat yayınevinden cengiz aytmatovun çoğu kitabını okudum ya çevirmenler şahane ya da cengiz aytmaztov mükemell bir yazar, okurken büyük haz alıyorum gram sıkmıyor , karakterler çok güçlü, betimlemelerle beynin de film oluşuyor adeta iyi ki tanımışım seni cengiz aytmatov <3 bu kitapta da yine hüzünlere boğuldum , şerefsiz ismail...
Ahh Seyde Ah. Çok sevdiğim bir karakter oldu kendisi. Fedakâr, ince düşünceli, hemen harekete geçmeyen ama vicdanı da hep baskın gelen güçlü bir karakter kendisi. Hem iyi eş, hem iyi anne hem çok iyi bir karakter.
Seyde’nin gelin geldiği köyde eşinin asker kaçağı olarak köye geri dönmesini konu alıyor. Kocasını çok seven Seyde, geri dönen kocasını tanıyamaz hale gelmiştir. Çünkü savaş kocasını vahşileştirmiş, onu resmen insanlıktan çıkarmıştır. Savaş karşısındaki zorluklar, geride kalan kadınların tek başına mücadele etmesi ve özellikle anneler hassas noktam olduğundan belki de bu hikaye çok etkisi altına aldı beni. Kocasını çok sevdiğinden ona sadık olduğundan asker kaçağı olmasını yanlış bulsa da, vicdanı onu çok rahatsız etse de kocasını ele verenin kendisi olmasını istemiyor Seyde. Bu durumla baş etmeye çalışan, bir yandan kayınvalidesini, bir yandan yeni doğmuş bebeğini, bir yandan açgözlü kocasını idare etmeye çalışan güçlü kadın karakterimiz Seyde’nin hayatı eminim herkesi çok etkileyecektir.
Merhaba kitap severler;
176 dile çevrilmiş,kendi vatanını Kırgızların yaşantılarını kitaplarına serpiştirip ve savaşın etkilerini, piskolojiyi de,acıyı, dramı kurguya maddi manevi vermiş olup çoğrafyanın zorluklarını,insanların çektiklerini kaleme almıştır.
Siz de okurken boğazınız düğümlenecek kısacık hikayeyi etkileyici bulacaksınız.Ben yoruma
Seyde ailesi ve vatanı için emek verirken kocasının yaptıklarına bir noktaya kadar göz yumar fakat gelinen noktada artık İsmail'in yaptıklarını kabul edemez. İsmail savaştan kaçar ve bir mağarada yaşamaya başlar. Günün belli saatleri evine geliyordur. Zaman geçtikçe İsmail doyumsuzlaşır. İsmail ailesi için her şeyi yaptığını düşünürken kendinden uzaklaştığını artık o insan olmadığının farkında değildir.
Kitapta beni yarım bırakan tek şey Mırzakul Seyde'yi gerçekten seviyor muydu bu durum bende netlik kazanmadı. Belki de aralarındaki konuşmaların biraz artmasını istemiş olabilirim.
Kitap çok etkileyiciydi. Cengiz Aytmatov'un anlatım tarzı ve konu birbirleriyle bütünleşmiş. Devlet ve birey çatışmasını anlatan okunması gereken bir kitap.
40 dakikada okudum. Cengiz Aytmatov'un diğer kitapları gibi bu kitabı da çok güzel. Konu sıradan gibi gözüksede anlatım çok etkiliydi. Seyde'nin bi çırpıda okunan leziz hikayesiydi. Okumanızı kesinlikle tavsiye ederim. Bu kitabında
Cengiz Aytmatov toplumda kadının önemini vurgulamakla kalmamış, savaş zamanı tüm sıkıntıyı, derdi, açlığı, çocuklarına ve aile büyüklerine bakma sorumluluğunu tüm gücüyle sırtlamış kadını tasvir etmiştir. Tüm köyde eli silah tutan erkeklerin 2. Dünya Savaşında cepheye gitmesinin ardından korkaklık eden ve kaçan eşine sahip çıkmış, sırtlamış kocasının yükünü ona aylarca hergün bakmış bir kadını tasvir etmiş.
Bizim atalarımızdan da çok fazla örneği vardır. Türk Kadınının savaş zamanı kendi başının çaresine bakması ve erinin sağ salim savaştan dönmesini beklemesi örneği çoktur. Kurtuluş Savaşı Kahraman Türk kadınının azmi sayesinde kazanıldı.
Kocasına bu denli sadık olan Seyde bacı her türlü korumayı sağlamıştı tüm imkansızlıklara rağmen ama kocası onun tırnağı kadar olamamış, ne onuru kalmış ne de erkekliği. Sonunda da yaptığı yanına kar kalmadı tabi. Olan Seyde bacıya oldu.
Kırgız toplumunun yaşantısını dibine kadar bize hissettiren
Cengiz Aytmatov bu kitabında da yaşamıştır resmen. Kitaba başladığımda ikinci kez okuduğumu farkettim ve iyi ki okumuşum.
Keyifle okuyacağınız ve biraz da üzüleceğiniz bir kitap. Tavsiye ederim.
Yüz YüzeCengiz Aytmatov · Ketebe Yayınları · 20213,823 okunma
YÜZYÜZE / İNCELEME
.
Daha önce "Beyaz Gemi" adlı eserini okuduğum Aytmatov'u, biraz daha yakından tanıyabilmek için bir başka kısa eserini, Yüzyüze'yi elime aldım ve 62 sayfalık kısa soluklu hikayeyi tek seferde bitirdim. Dürüst olmam gerekirse eser kısa olduğundan hakkında konuşulacak çok bir şey de barındırmıyor, o yüzden bu incelemeyi
Okuyanı tam anlamıyla içerisine çeken bir hikaye. Bittiğinde, insanı fazlası ile düşündüren, olay ve kurgu bakımından büyüleyen ve anlatımı ile kendisine hayran bırakan bir eser.
