"Hakkım var..Çünkü seni seviyorum..Demin ne demiştin?..Evet..seni o kadar çok seviyorum ki,bu bana adeta acı veriyor."
"Sen.."
"Evet çok gülünç, değil mi? Seni kahkahalarla güldürecek bir şey bu!"
Agatha Christie’nin radyo tiyatrolarından tut oyunlarına kadar hepsini oynadim ve dinledim. Onun kitaplarına da ilk bu kitabı ile başladım ve çok beğendim. Okumaya değer her biri
Nevil Strange ve yeni karısı Kay, her yıl olduğu gibi halasını ziyaret etmeye gider. Ama bu yıl bir değişiklik vardır. O da eski karısının da orda olmasıdır. Eski karısıyla yeni karısının aralarındaki soğuk savaş sürerken evde bir cinayet işlenir. Ve o sırada tatil yapmakta olan Başmüfettiş Battle olaya yeğeniyle beraber el koyar.
Sonu mükemmeldi. Zaten baştan alıp sürüklüyor roman.
Sıfıra DoğruAgatha Christie · Altın Kitaplar · 20221,166 okunma
Golf oynarken topu yamaçtan aşağı yuvarlanan Bobby Jones, topunu almak için aşağıya indiğinde kayalıkların arasında ölmek üzere olan bir adamla karşılaşır.
Adam, son nefesini vermeden önce gözlerini açıp, "Neden Evans'a sormadılar?" der.
Bu sözleri bir türlü aklından çıkaramayan Bobby, arkadaşı Frankie' yle birlikte esrarı çözmeye kalkışır. Ama hesaba katmadıkları bir şey vardır; ölümcül bir tehlike onlarla yüzleşmeyi beklemektedir...
Okuduğum 2. Agatha Christie kitabıydı. Açıkçası biraz sıkılarak okudum. Bazı konuşmalar, akıl yürütmeler insanı yoruyordu. Dedektif kitapları okurken bu denli yoran bir anlatım sevmiyorum.
Konusuna gelecek olursak gerçekten ilgi çekiciydi, işlenen cinayetin arkasındaki detaylar güzeldi. Akıllıca hamleler ile ilerlemişti. Ama işte kitabın sonuna gelene kadar "zaten her şey sonda varmış, boşuna mı beynimi erittim ilk sayfalarda" dediğim bir kitap oldu.
Agatha'nın kitapları bir yerde bence kendini tekrar ettiriyor.