Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
421 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Kitap yorumum
VAKTİYLE BİR ATSIZ VARMIŞ Vaktiyle Bir Atsız Varmış kitabının yorumuyla sizlerleyim. Atsız, 12 Ocak 1905'te İstanbul'da doğdu. 11 Aralık 1975'te İstanbul'da vefat etti. Babası Gümüşhaneli, annesi Trabzonlu'ydu. 1922'de Atsız, Askerî Tıbbiye'ye başlamıştı. Ancak üçüncü sınıftayken, Bağdatlı Mesud Efendi isimli
Vaktiyle Bir Atsız Varmış
Vaktiyle Bir Atsız Varmışİlhan Bahar · Kamer Yayınları · 2015258 okunma
"Vatan; ne Türkiye'dir Türkler'e, ne Türkistan, Vatan; büyük ve müebbet bir ülkedir: Turan!"
Sayfa 251 - Kamer YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Türk soyundan gelenler kendini bir Türk kadar Türk hissedenlere Türk denilir."
Sayfa 207 - Kamer YayınlarıKitabı okudu
Yabancı dil bilmek, anadiline çevirebilmek demektir. Türkçesini bilmediği için çeviremeyen kişiler, yabancı dil bilmekle, öne sürüldüğü gibi bir kişilik daha kazanmış olmaz, kendi kişiliğini de kaybetmiş olur.
Sayfa 62 - Alfa YayınlarıKitabı okudu
Oysa eğitimin amacı önce kendi toplumuna uyabilen, önce kendi dilini tümüyle ve mesleğinde bilen insan yetiştirmektir. Eğitim dilinin yabancı olması pratik ve iktisadi yönden çok sınırlı olan eğitim dayanaklarımızın israfına yol açıyor. Yabancı dilden araç olarak yararlanmalı, genel eğitimde Türk dili feda edilmemelidir.
Sayfa 57 - Alfa YayınlarıKitabı okudu
"Milli his ile dil arasındaki bağ çok kuvvetlidir. Dilin milli ve zengin olması, milli hissin gelişmesinde başlıca müessirdir. Türk dili, dillerin en zenginlerindendir, yeter ki bu dil şuurla işlensin. Ülkelerini, yüksek istiklalini korumasını bilen Türk milleti dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır."
Sayfa 34 - M. Kemal ATATÜRKKitabı okudu
Reklam
"Türk demek dil demektir. Milliyetin en bariz vasıflarından biri dildir. Türk her şeyden önce ve mutlaka Türkçe konuşmalıdır."
Sayfa 33 - M.Kemal ATATÜRKKitabı okudu
"Aklı kafanızdan sürsek, İlmin içine tükürsek. Dünyaya çevirip dirsek Günümüzü hoş geçirsek"
Sayfa 137 - Kamer YayınlarıKitabı okudu
"Türküz bir, Türkçüyüz iki, Türkiyeciyiz üç! Ne ırkçıyız, ne de sınır dışı herhangi bir dava peşindeyiz. Bir Türk, kendi milletinin menfaatini bu esas dışında aramak için ya aklını kaybetmiş olması yahut kiralanmış olması lazımdır."
Sayfa 77 - Kamer Yayınları, Ulus, 6 Temmuz 1943Kitabı okudu
"Türkçülük ülküsü kutlu bir yoldur."
Sayfa 65 - Kamer YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Hey arkadaş! Bu yolda ben de coşkun bir selim; Beraberiz seninle! İşte elinde elim. Seninle bu hayatın gel beraber gülelim Ölümüne, gamına, tipisine, karına."
Sayfa 35 - Kamer YayınlarıKitabı okudu
"Bize lazım olan gençlik bir fırka ve bir zümre gençliği değildir. Biz fırka ve şahsiyetlerin ebediyetlerin ebediyetine kani değiliz. Her şeyden üstün, her şeyden önce bir Türkiye vardır. Biz Türk gençliği istiyoruz!…"
Sayfa 17 - Kamer YayınlarıKitabı okudu
272 syf.
8/10 puan verdi
Nasıl Vedat Milor olunur?
Kitapta Vedat Milor'u gerçek anlamda tanıyacaksınız. Hayata bakışını, dik duruşunu ve bu duruşu nasıl kazandığını. Yemek serüvenine nasıl başladığını. Şarap merakını. Kısacası farklı bir Ustayı keşfedeceksiniz. Ne duruyorsunuz okumaya başlamadınız mı?
Hesap Lütfen!
Hesap Lütfen!Vedat Milor · Kronik Kitap · 2021597 okunma
Sabır zaferin anahtarıdır. Direniş yoluna onsuz girilmez. Her Müslümanın ihtiyaç duyduğu bir değerdir. Nitekim Kur'an-ı Kerim'in bir ayetinde şöyle denir: "Sabredenleri müjdele! Onlar; başlarına bir musibet gelince, 'Biz, şüphesiz (her şeyimizle) Allah'a aidiz ve şüphesiz O'na döneceğiz!' derler. İşte Rableri katından rahmet ve merhamet onlaradır. Doğru yola ulaştırılmış olanlar da işte bunlardır. " Demek ki iman ve sabır; sonrasında ise Allah'ın bahşettiği zafer...
Kur'an ve sahih sünneti anlama konusuna ne kadar çok zaman ayırırsak, bu iki kaynağı ne kadar çok okur, üzerinde derin derin düşünürsek, Siyonizm'e başkaldırı daha çok mümkün hale gelir; değişim, daha hızlı ve işgal güçlerini Filistin topraklarından def etmek,, daha kolay olur. Peygamber Efendimizin hayatını derinlemesine okuduğumuzda ilk Müslümanları, Kur'an sofrası etrafında topladığı ve onları Kur'an'ın ilkeleri doğrultusunda yetiştirdiği görülür. Onlar, İslam dininin üzerine bina edildiği güçlü rükünler mesabesindeydiler. Daha sonra Peygamber Efendimiz, toplum fertleri arasında din kardeşliği bağını tesis etti. Böylece çok güçlü bir yapı ortaya çıktı. İşte, bu topluluk ve kutlu insanlarla İslam davetinin önündeki engelleri kaldırmak ve Hak davanın savunuculuğunu yapmak üzere cihada çıktı. Allah'ın yardımıyla da büyük bir zafer elde etti.
Sayfa 166Kitabı okudu
625 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.