Ve zaman kendi verdiği armağanı yıpratmaya koyuluyor.
Gençliği delik deşik edip cakasını söndürüyor,
Güzelliğin alnına derin çizgiler çekiyor durmadan,
Doğanın ender bulunur değerleriyle besleniyor,
Ve hiçbir şey kurtulamıyor asla onun tırpanından.
"Tempo kaybolup ritim bozulursa
Müzik ne kadar da tatsızlaşır.
İnsan yaşamındaki müzik de böyledir.
Müzik kulağım çok iyidir
Ritim tutturamayan çalgıyı hemen fark ederim
Ama kendi ritmimin bozulduğunu anlayamadım."
güneşe filan benzemez benim sevdiğimin gözleri;
dudaklarının rengi hiç kalır mercan kızılı yanında;
kar beyazsa eğer, boz renk olmalı onun göğüsleri;
tel tel denirse saçlara, kara teller biter başında.
nice güller gördüm ben, pembeli, allı beyazlı;
ama onun yanaklarında eser yok bence bunlardan.
bildiğim kokuların çoğu herhalde daha hoş olmalı,
sevdiğime yaklaştığımda, yüzüme vuran soluğundan.
bayılırım dinlemeye o konuşurken ama, bilirim,
çok daha güzel gelir aslında müziğin sesi kulağa.
doğrusu tanrıçalar nasıl yürür, görmüş değilim;
ama sevdiğim yürürken basbayağı basıyor toprağa.
yine de, tanrı hakkı için, çok güzel o, bana kalırsa,
olmayacak yakıştırmalarla donanan kadınlara kıyasla.