-Garip İçin-
"Onları beş sene evvel yazmıştım. Beş sene sonra da aynı şeyleri söyliyecek olduktan sonra ne diye yaşadım? "
Sayfa 17Kitabı okudu
"Garip olan da buydu. Kendi dünyası yıkılmışken her şey nasıl aynı kalmıştı?"
"Öyle garip ki her şey! Sanki bir hayalin içinde yaşıyorum da, bir türlü çıkamıyorum."
Garibin gönlünü inciten memleket, az vakit sonra harap olur.
Sayfa 25Kitabı okudu
Bazen dibi görünmeyen bir çukur ortaya çıkıyor, her yanımı kuşatan.
Umutları, hayalleri, hevesleri, tüm gülümsemeleri, ansızın yutuveriyor hepsini.
Dibe inip de geri almaya cesaret edemiyorum bende.
Birçok gayemi de kaybettim böyle.
-ecd
Kendi kendine
sabah uyanıklığında martın o eşsiz diye güzellediği kar yağıyordu. Bu sabah biraz asi ve her zaman ki gibi rüyalı uyanmıştı , şu gârip rüyalar mahvediyordu onu ve bundan haberliydi, tabi evet farkındaydı iyi olmadığının.
küçük bahçenin beyazcığına, selamun
aleyküm dedikten sonra anne kuşla ekmek pişirecekleri aklına vurmuştu.
yoğun ve sulu karın içinde gelip giderek ayakları suyu almıştı yeterince. Ama umarsızlığı tutmuştu bu inceden inceye yağan karın altında.
tamı tamına ağacın solundaki dalın üstünde iki koyun koyuna karga, üşümüş olma ihtimalini düşünüyor ve gözlerimle fotoğraflarını çekiyorum, mükemmel bir tablo. yalnız fazla sevecen...
Ve zaman yine maharetini gösteriyor bu yoğun gün, göz kırpma salisesinde bitişe eriyor akşamın uysallığında.
Size diyorum ama inanmıyorsunuz ki !
gökte bir takım zamansal değişiklikler yapılmış olabilir yoksa akıl alır gibi değil sanki her zaman akşamı yaşıyor gibiyim.
hani derler ya her şeyin fazlası zarar diye akşamın da öyle, bu akşam bize fazla.
selamlıyorum kendimi ve karıncaları biraz da kafası güzel kimseleri...
7mart