Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gökhan Çetin

Gökhan Çetin
@korkakbiri
sadece Allah'tan korkan korkak biri
Gökhan Çetin yorumladı.
631 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
147 günde okudu
Kur'an-ı Kerim Meali
Kur'an-ı Kerim MealiYaşar Nuri Öztürk
9.4/10 · 977 okunma
Gökhan Çetin okurunun profil resmi
Neden Yaşar Nuri Öztürk ?
mithrandir21 okurunun profil resmi
Birçok sebebi var ama en basit sebepler olarak günümüz Türkçe'si diyebilirim, parantezler ile meali şişirmemiş, birden fazla manaya gelen kelimelerde tek bir kelimeyi almayıp / işareti ile ayırıp tüm manaları okuyucuya vermesi de diyebilirim. En önemlisi de cariye kelimesini kullanmayıp özgürlüğü elinden alınmış kadın kelimesi ve sağ elinin altındakini kullanması da diyebilirim. Peki neden, neden Yaşar Nuri Öztürk sorusu?
Reklam
Gökhan Çetin bir yorumu yanıtladı.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Mânâ âlemine geniş bir pencere açan ve o pencereden okuyan kişinin kapasitesine göre o âlemin de müşâhede edilmesine vesile olan nadide eserlerden bir tanesi hatta şahsi kanaatimce zirvedeki. Hayatınızı gözden geçirin Mesnevi'yi okuyun ve okuduktan sonraki hayatınızı gözden geçirin kastımı o zaman daha iyi anlayacaksınız. Şunu da katî suretle belirtmek isterim ki; Mevlânâ'yı sosyal medyadaki sürekli dolaşan nüktelerden tanıyamazsınız. Mesnevi'nin ne kadar iyi bir eser olduğundan bahsetmek abesle iştigal olacağından, Mesnevi herkesin kütüphanesinde bulunması gereken eserlerden bir kitap ve bir yaşam tarzı olarak benimsenmeli diye düşünmekteyim. Mevlânâ, ‘Men bende-i Kur’ânem eger cândârem / Men hâk-i rehi Muhammed Muhtârem’ buyuruyor Mesnevî’sinde. ‘Yaşadığım sürece Kur’an’ın kölesi, Hazret-i Muhammed’in ayağının tozuyum…’ Bu demek oluyor ki Resulullah rehberliğinde Kur’an’a ulaşan yol Hazret-i Pîr’i tanıyıp anlamak ve izinden yürümekten geçiyor. Derdi olmayan adama bir şey anlatmaz Mesnevî. Tilki, tavşan hikâyesi anlatır. Hayatta dert bellediğimiz ne kadar şey varsa duyduklarımızdan, gördüklerimizden kaynaklanır. Anne baba der ki; okuman, yetişmen lazım. Zamanla siz de dert etmeye başlarsınız. Sonra bunun aslında ihtiyaç olduğunu anlar, istek duyarsınız. Bilginin farkına vardıkça istek ve ihtiyacınız da artar. Hangi sahada istek, ihtiyaç ve bilginiz artıyorsa o sahada mütehassıs olursunuz. Mesnevî-i Manevi’de anlatılan muhabbet de böyledir. Bir insanın Allah, Peygamber derdi yoksa cennet cehennem derdi de olmayacaktır.
Mesnevi Tercümesi
Mesnevi TercümesiMevlana Celaleddin-i Rumi · Ötüken Neşriyat · 20213,491 okunma
mithrandir21 okurunun profil resmi
Şu sözünüzü anlayamadım: "‘Yaşadığım sürece Kur’an’ın kölesi, Hazret-i Muhammed’in ayağının tozuyum…’ Bu demek oluyor ki Resulullah rehberliğinde Kur’an’a ulaşan yol Hazret-i Pîr’i tanıyıp anlamak ve izinden yürümekten geçiyor." Hz. Pir'den kastınız Celaleddin-i Rumi mi?
4 önceki yanıtı göster
Gökhan Çetin okurunun profil resmi
Kelimeler konusunda haklısınız ama sonuç da aynı şeylerden bahsettiğimizi düşünüyorum. Allah ile kul arasına peygamber bile olsa giremez ifadesi doğru olabilir ama yetersiz. O zaman ilk insan Adem'den bu yana bir yaratıcının olduğuna inanan kavimler direk Allah ile konuşabilirlerdi neden konuşmadılar? Ki haşa peygamberler bile vahiy yoluyla melekleri vasıtası ile Allah ile görüşürken kulun böyle bir görüşmeye, hele ki böyle günahlara boğulmuş bir ahir zamanın kulları olarak talip olması haddine mi? Namaz, Kuran, peygamberler, evliyalar, dua, zikir, rabıta, ibadet, tefekkür bunların hepsi Allah'a yakınlaşmak adına birer araçtır, amaç değildir. Niyetimiz Allah'ın rızasını kazanmak ve ona yakınlaşmak ise az şey çok şeydir ama onun rızası olmadan yapılan çok şey az şeydir, hatta yok şeydir. Sizin Kur''anı Kerim'in ayetlerine dayanarak bahsettiğiniz şeylere inanan bir mümin olarak tabiki de karşı çıkamayız. Şirk konusunda bu kadar hassas olmanız şeytanın size vermiş olduğu bir vesevese de olabilir, dikkat ediniz. Bu kitapları okuyan milyonlar var ve siz onların bir çok insanın şirk içinde olduğunu söylüyorsunuz. Bıçak sırtı bir mana doğuruyor bu söyledikleriniz ama bu demek değildir ki peygamberi bize elçi olarak gönderen Allah, kulunu varlığından ve ebedi hayattan bihaber bırakacak. Şirk konusunda fetva verecek kadar fıkıh bilgim yok zaten haddime de değil. Cahilliğime verin Mevlanayı Mevla olarak gören bir kitle varsa, onu da sayenizde öğrendim. Allah ile kul arasına girilir mi? Celaleddin-i Rumi'ye Mevlana demek, kişiyi şirke götürür mü bilmem, bu sorular kalbimi yorar, beni huzursuz eder. Ama Risalet mesajının duyurulması noktasında Hz.Muhammed'e (sav) gönül verdiğini iddaa edenler; bu konuda büyük bir mes'uliyet altındadır. O mes'uliyet de şudur ki; Risalet mesajlarını başkalarına duyurmaya çalışanlar, acaba ne kadar bu temsiliyet görevinin hakkını yerine getirmektedirler. Unutulmaması gereken bir hakikat var ki; tüm Müslümanlar tebliğ görevi ile mükelleftirler; ancak tebliğ hakkıyla temsil etmekle gerçekleşir. Temsiliyetin hakkını ödemeyenler, nasıl tebliğ edebilirler ki?
1 sonraki yanıtı göster
Gökhan Çetin bir yorumu yanıtladı.
304 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Düşünün ki Japonya’da iki bin yıl evvelinin metinlerini oturup bir Japon rahatlıkla okuyabiliyor. Bir İngiliz bin iki yüz yıl evvelki eserlerinden metinler okuduğu vakit bir şeyler anlayabiliyor. Fransa'daki bir lise öğrencisi, tarihindeki ünlü şairlerin, edebiyatçıların kendi çağdaşlarına armağan ettiği şiirlerini bugün bile okuyup anlayabiliyor.
Lûgat 365
Lûgat 365Kolektif · Can Yayınları · 20202,447 okunma
Vildan Eyüpoğlu okurunun profil resmi
Ne güzel bir inceleme olmuş..