Üç gün önce bir kitapçıya gittim görür görmez almak istedim. Kitap hakkında herhangi bir fikrim yoktu ,sadece sanki dile getirmediğim şeyler onda varmış gibiydi...
Akşam saatleri evinizin balkonunda oturup hayatını sorguladığınız, o kafa karışıklığı bir düşünceden diğerine geçişi ve kafanızın ısısının yükseldiği ...
(Spoiler)
Yazaf bazen kendisi bazen baska bir kitabının karakteri olan Süha Rikkat'ın anlatımıyla bahsettiği bir çok yazar ( Halide Edip Adıvar'dan Dostoyevski' ye kadar) eserden bahsettiği yer yer tiyatrodan bahsettiği canı ne isterse onu yazmış gibi bir kitaptı.
Sonda neden almak istediğimi anlamıştım .
Ben aynı anda bir cok şeyi düşünüyordum o düşünce karmaşıklığın yazı halini görmüş oldum fakat beklentimi karşılamadı, çerezlik okunacak bir kitap bence...
"... Biz burada martini içerken sayısız insan ıstırap çekiyor." Istırap çekenler sanki buradaydılar, yardım bile istemiyorlar; her an "artık" onları işitiyordu. Sustuklarını,öncesiz sonrasız sustuklarını işitiyordu."
"Kuru bir yaprağı kaldırmak güç göstergesi değildir,güneşi ve ayı keskin görmek bir görüşün işareti değildir,şimşeğin sesini duymak hızlı bir kulağın göstergesi değildir."