Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Levent Akkaya

69 syf.
·
Puan vermedi
İnsanlığın Özgürleşmesi
Pessoa, Anarşist Banker kitabında iki kişinin karşılıklı diyaloğunu ele alır. Burada tartışılan konu anarşizmin esas olarak ne olduğu ve neyi amaçladığıdır? Anarşist Banker elinde purosu ve konyağıyla tezat bir görünüm sergiliyor gibi görünür. İnsanlığın özgürleşmesi için çalıştığını, burjuva sistemin toplumsal zorbalığı dayatırken sosyalizm ve komünizmde ise zorbalığın devlet tarafından yapıldığını öne sürer. Dolayısıyla sosyalizm ve komünizmin eşitlik ilkesine dayanmış oldukları ancak özgürlük konusuna hiç yer vermediklerini vurgular. Bu nedenle bu iki sistemin anarşizme ulaşmada bir araç olmaktan çok uzak oldukları, esasında burjuva sistemini yıkmak amacıyla ortaya atıldıklarına değinir.
Anarşist Banker
Anarşist BankerFernando Pessoa · Sel Yayıncılık · 20191,491 okunma
Reklam
Yoğun bir şekilde düşünülen fikirler aynı yoğunlukta hissedilir. Bu dünyadaki hiçbir şey - en soyut düşünce de dahil - köklerini insanın yüreğine daldırmadan yaşayamaz. Yüreğinizde insanlığa yönelik entelektüel bir sevgi mi görüyorsunuz? Soyut bir adalet duygusu mu? Bırakın tüm bunlar dolaşsın; zaten fazla ileriye gidemezler, çünkü dolaşacak bacakları yoktur.
Sayfa 49 - Sel YayıncılıkKitabı okudu
69 syf.
·
Puan vermedi
Anarşist Banker
Anarşist BankerFernando Pessoa
8/10 · 1.491 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Levent Akkaya
@leventakkaya·Bir kitabı okumaya başladı
Gökdelen
GökdelenTahsin Yücel
8.2/10 · 987 okunma
Reklam
112 syf.
·
Puan vermedi
Ütopik Sosyalizm ve Bilimsel Sosyalizm
Kitapta materyalizmin beşiği olan İngiltere'den Fransa'ya yayılması, burjuvazinin feodalizme karşı gerçekleştirdiği savaşım ve özellikle İngiliz burjuvazisinin kültürsüz sonradan görmelerden oluşmasına değinilmektedir. Bununla birlikte modern sosyalizmin tanımına yer verilmekte feodalizm ile burjuvazinin arasındaki evrensel karşıtlık anlatılmaktadır. Ütopik sosyalizm kavramı, Aydınlanma çağı filozofları gibi sosyalizm yanlılarının da belirli bir sınıfı değil tüm insanlığı kurtarmayı isteme çabası şeklinde somutlaştırılmaktadır. Toplumsal düzenin ismi dışında sosyal açıdan çok da değişmediği, ilk gece hakkının feodal beylerden burjuva fabrikatörlere geçtiği ve fuhuşun daha da yaygınlaştığı kitapta anlatılmaktadır. Ancak ekonomik açıdan belirgin değişikliklerin olduğu; serbest rekabet, gitme-gelme özgürlüğü, meta sahiplerinin hukuksal eşitliği gibi yeni kavramlar bilimsel sosyalizm başlığı altında anlatılmaktadır.
Ütopik Sosyalizm ve Bilimsel Sosyalizm
Ütopik Sosyalizm ve Bilimsel SosyalizmFriedrich Engels · Sol Yayinlari · 1993475 okunma
Burjuvazinin Kurtuluşu
Henry VIII, kilise topraklarını bağışlayarak dağıtmış, saçıp savurmuş, yeni bir burjuva toprak sahipleri topluluğu yaratmıştı; ondan sonra bütün 17. yüzyıl boyunca, sayısız büyük araziye elkonulup, tam ya da yarı sonradan-görmelere dağıtılması aynı sonucu doğuracaktı. Bunun içindir ki, Henry VII'den başlayarak İngiliz aristokrasisi, sınai üretimin gelişmesine karşı koymak bir yana, tersine, bundan dolaylı olarak yararlanmaya çalıştı; ve aynı biçimde, ekonomik ve politik nedenlerden dolayı, sanayi ve finans burjuvazisinin liderleri ile iş birliği yapmak isteyen önemli sayıda büyük toprak sahibi her zaman bulundu.
Sol YayınlarıKitabı okudu
164 syf.
·
Puan vermedi
Türlerin Kökeni
19. yüzyıl Viktorya döneminde yaşamış ve hem o dönemde hem de günümüzde etkisi hâlâ devam eden Türlerin Kökeni adlı kitabın yazarı Charles Darwin temel olarak dindeki dogmalara karşı çıkmış ve doğa bilimi ile ilgilenerek evrim konusunu irdelemiştir. Darwin, araştırma yapmak amacıyla uzun bir gemi yolculuğuna çıkmış ve Patagonya'daki fosiller, G. Amerika'daki devekuşlarının coğrafi dağılımı ile Galapagos Takımadası'ndaki hayvanların yaşamı tüm görüşlerinin başlangıç noktasını oluşturmuştur. Çiftçilerin daha fazla verim elde etmek için sürüdeki kötü hayvanları ayıklayıp iyi olanları çiftleştirmesi gibi Darwin de bu seçilimin doğa tarafından kendiliğinden olduğunu dile getirmiştir. Örneğin, dişi tavuskuşu en süslü erkeği seçer ve genleri sonraki nesillere aktarır. Darwin'in görüşleri birçok politika yapıcıyı derinden etkilemiş ve insan ırkının ıslah edilmesi gerektiğini, iyi genlere sahip başarılı insanların çok sayıda çocuğa sahip olmasını, kötü genlere sahip olan düşük zekaya sahip olanların ise çoğalmasının engellenmesi gerektiğini savunan öjeni kavramının filizlenmesine yol açmıştır.
Türlerin Kökeni-Charles Darwin
Türlerin Kökeni-Charles DarwinJanet Browne · Versus Kitap · 201764 okunma
1. Bölüm: Başlangıç
İlkel insan ile medeni insan arasındaki farkın bu kadar büyük olabileceğine inanmazdım; vahşi bir hayvan ile evcilleştirilmiş bir hayvan arasındaki farktan daha büyük.
Sayfa 36 - Versus KitapKitabı okudu
Kim aşkın çekim alanına tutulursa, artık kendinde değil maşukunda yaşar, üstelik kendini sevgilisine kaptırdığı, ona nüfuz ettiği ölçüde zaten sevinç dolu olan göğsü daha da kabarırç
Sayfa 122 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Benim meczubum bilmez bilge kişinin yaşamak zorunda olduğu kasvetli dramı. Benim meczubum çekerken şarabı neşe içinde şakalar yapıp fıkralar anlatır ve hayatın getirdiği zulme dayanmak üzere binbir badireyle sınanan gücü kuvveti yerinde onca insandan da haberi yoktur.
Sayfa 16 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Materyalizmin Tarihi
"Diyalektiğin babası" denilen Heraklitos şöyle diyordu: "Hiçbir şey hareketsiz değildir; her şey akar; aynı ırmakta iki kez yıkanılamaz, çünkü ırmak art arda gelen iki an içinde asla aynı ırmak değildir; bir andan ötekine değişmiştir; başka olmuştur."
Sayfa 74 - Dorlion YayınlarıKitabı okuyor
Üçüncü Bir Felsefe Var Mıdır? Bilinemezcilik
Bilinemezciler şöyle diyorlar: Eskiden, insanlar, güneşi düz bir daire olarak görüyorlardı ve gerçeğin öyle olduğunu sanıyorlardı; yanılıyorlardı. Bugün, bilim bize, güneşin gördüğümüz gibi olmadığını söylüyor ve her şeyi açıklayacağını ileri sürüyor. Ama gene biz biliyoruz ki, bilim de bir önceki gün yaptığını bugün yıkarak, sık sık yanılıyor. Dün yanlış bugün doğru, ama yarın yanlış. Böylece, diye savunuyorlar bilinemezciler, bilimeyiz; akıl, bize kesin hiçbir bilgi getirmez. Ve eğer, örneğin dinsel inanç gibi akıldan başka araçlar, bize mutlak olarak kesin bilgiler vermeyi iddia ederlerse, bilim, bizi bunlara inanmaktan bile alıkoyamayacaktır. Bilime karşı güven ve inancı zayıflatarak, bilinemezcilik, böylece, dinlere geri dönüşü hazırlar.
Sayfa 49 - Dorlion YayınlarıKitabı okuyor
83 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.