Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.31
medine yıldırım
medine yıldırım
@medine_yldrm
Kehribar geçidi
Uzun uğraşlar sonucunda, kitabın kalın sayfalarına olan önyargımı bir kenara bırakıp 600 sayfalık, pek kıymetli bir kitabı bitirmiş olmanın gururuyla, yorgun gözlerle yazmaya başlıyorum değerlendirmemi.
Roma’nın korkunç çığlıkları, acımasız binaları, kanlı toprakları arasından kaçıp gerçeklerden uzak bir mağaraya sığınan
Keşke Bende Kuşkesebilsem
Kuşksen: İlk bakışta karışık gözüken, içini açtığınızda gözyaşları içinde sertleşmiş sayfalar arasında kaybolacağınız bir kitap. Kitabın tam içine dalıp gittiğinizde ise o üzüntülü, ıslak havanın ardından gelen rengarenk, umut dolu gökkuşağını göreceksinizdir. “Onu hasretle beklediğimiz günleri, kapı girişine asılı bir ceketin gölgesinden geçerek
Kendini Bulma Yolunda
İlk kitap değerlendirmemi bu kitap üzerine yazıyor olmamla birlikte cümlelerime kitaptan bir alıntıyla başlamak istiyorum: "Biriciklik zannıyla güzelliğini güzellerken herkes, güzelliklerini farkında olmayanların güzelliği ne güzel. " İlk bakışta anlamlandıramadığım ve gözüme bir o kadar da karışık gelen bu cümleyi tekrardan, daha dikkatli ve anlamlandırarak okuyunca zihnimde yapboz etkisi yaratan o cümlenin parçalarını birdenbire kolaylıkla birleştimemi sağladı. Kitapta bunun gibi kafamı karıştıran ama anlayınca daha doğrusu anlamlandırınca büyük bir zevkle altını çizdiğim birçok cümle oldu. Altını çizdiğim cümlelerin birçoğunun birden çok anlamda yorumlanabilecek olması kalemimi elime almamın en büyük sebebiydi. Bizler daha bir konu hakkında bile doğru dürüst cümle kuramazken yazarımızın cümlelerinin pek çok konuyla bütünleşmesi beni çok etkiledi. Aslında kitabı okurken çoğu zaman yorulduğumu hissettim. Kendimi cümlelerin altında kalmış bir kağıt parçası gibi hissettiğim bile oldu. Okuduğum cümlelerin bazılarını anlamamak, ismini gördüğüm yazarlar, kitaplar hakkında en ufak bir fikre sahip olmamak yordu belki de beni. Tabi bu olayı iyi ve nitelikli bir okur olmayışıma yorumluyorum. Kitabın son sayfalarında yer alan 40 maddelik Kendilik Mülakatı bence kitabın en özel kısımlarından biriydi. O sayfaları okurken kendimi birden kendimle sohbet ederken buldum ama hayatında yaptığım en eğlenceli sohbetti. Kendimdeki eksikleri, içimdeki sesleri günyüzüne çıkarmamı sağladı. Öncellikle iyi okurların sonrasında iyi okur adaylarının okuması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum.
