Kitabın kapağını gördüğünüzde ilk başta bir aşk hikayesi sanacaksınız ama okuduğunuzda birbirine düşkün iki kardeşin acılı hikayesiyle karşılaşacaksınız.
Yazar kitapta en çok Keder'den bahsetmiş. Pembe ve Yusuf'la kitabin sonlarında karşılaştım. Çok az bahsetmiş kahramanların hikayesinden. Keşke kitabın adı Pembe ve Yusuf yerine Keder'in hayatı olsaymış.
Kitapta, cahilce yaşamış erkekler tarafından; kadınların ve kız çocuklarının çok değersizleştirildiği, hor görüldüğü, hiçbir işe yaramaz olduğunu, itilip kakildığını görüyoruz.
Dedesi öldüğü gün doğduğu için KEDER ismini koymuştu babası ona. Onu sorumlu tutuyordu çünkü cahilce davranıştı bence. Babası tarafından hiç sevilmedi Keder. İsimler insanın ruhunu şekillendirirmiş ya, Keder'de ismi gibi kadersizdi. Üstelik kendinin kadersiz olduğu yetmiyormuş gibi çocukları, Pembe ve Yusuf'da kadersizdi.
Bazı yerleri gereksiz olarak yazılmış olmasına rağmen bu hikayeye şahit olmak çok güzeldi tavsiyemdir.