“Gülme azizim, sizin sandık odalarınızda bile böyle esrarlı, öyle anlaşılmaz, öyle müphem, öyle dini bir hal var ki!”
“Ne gibi?”
“Öyle bir şey ki… Siz körsünüz… Görmüyorsunuz vesselam…” dedi.
Fakat bizim görmeyip de yalnız kendisinin şeyin ne olduğunu bir türlü söylemiyordu.
Malum ya, Türkler, hükümlerinde çok naziktirler. “Biz körsek, işte siz de dilsizsiniz!” cevabı ta dudaklarımın ucuna gelmişken sustum. Hiç ses çıkarmadım.
Gizli MabedÖmer Seyfettin · Timaş Çocuk Yayınları · 2020732 okunma
Buna rağmen Abdülhamid’in son yıllarında Mehmed Emin “ben Türk’üm, dinim cinsim uludur” mısrasıyla başlayan şiiri yayınlanmış ve Türkçü cereyan ülkemizde de yeniden harekete geçmiştir.
bölümlerden oluşması hoşuma gittiği için almıştım. oldukça ilgi çekici bir kitap bu tür kitaplar ilginizi çekiyorsa almanızı tavsiye ederim ayrıca sesli kitap şeklinde 13-14 dakikada da bitirebilirsiniz.
Sezgisel düşünmek, “yeterlilik çemberidir”dir. Düşünce hatalarını öğrenmek ve kendi hayatımızla eşleşmektir, bu çemberi doldurmanın bir yolu olabilir mi?