2023 OKUMA HEDEFİ
2/28 kitap - %7 tamamlandı
2 kitap okudu
28 kitap
852 sayfa
0 inceleme
7 alıntı
BATI FELSEFESİ
Size bir şey diyeceğim. Batı felsefesinin bütün akımları artık bir çıkmaza girmiştir. Beyazlar, Siyahlara olduğu kadar kendilerine de çok yazık ettiler. Öylesine büyük bir sahtecilik ki, kendilerini getirip bir yarığa tıktılar. Siyahların tarihteki gerçek yerini gizleyebilmek için büyük bir çaba, evhamlı bir hırs içinde oldukları için bu hale düştüler.
Sayfa 417
Siyah olduğunu öğrendiğimde, Spinoza bir süre etkilemişti beni. Siyah bir İspanyol yahudisi. Panteist bir öğretiyi savunduğu için yahudiler afaroz etmişti onu. Panteizm; “Tanrı’nın hep”liği ya da “Tanrı’nın her şey oluşu” gibi bir şeydi. Yahudiler Spinoza için daha adam hayattayken cenaze töreni düzenlediler, onların nezdinde artık ölmüş olduğunu ilan etmek amacıyla; ailesi de İspanya’dan sürüldü, sanırım Hollanda’da kökleri kesildi.
Sayfa 417
Okur Takip Önerileri
Schopenhauer, Kant, Nietzsche, elbette hepsini de okudum bunların. Hiçbirini de kafam sarmadı; o zamanlar kuramlarını iyice özümleyerek okuduklarımı hatırlamaya çalışıyorum, o kadar. Bu üçünün nazi ve faşist felsefelerinin temellerini oluşturdukları söylenir, orası ayrı. Benim bu filozoflara itibar etmeyişimin nedeni tamamen başka. Bana öyle görünüyor ki, zamanlarının pek çoğunu önemli olmayan konuları tartışmakla geçirmişler. Bunları hatırladıkça pek çoğuyla ilgi kurduğum “aydınlar” geliyor aklıma. Onlarda her zaman yararsız şeyler üzerine tartışıp dururlar.
Sayfa 417
İnsan hakları
Amerikalı siyahların kendi meselelerini Birleşik Devletler’in bir iç meselesi olarak görmelerinin tek nedeni, sadece iki kelimeden ibaret basmakalıp bir laf; “sosyal haklar”. Oysa siyahlar her şeyden önce insanlık haklarını kazanamadan “sosyal haklar”ı nasıl elde edebilirler ki? Amerikalı Siyahlar, kendi insanlık hakları üzerine, sonra kendilerinin de yeryüzündeki halk kitlelerinden birinin bir parçası oldukları üzerine kafa yormaya başlarlarsa, sorunlarının bir Birleşmiş Milletler meselesi olduğunu anlayacaklardır.
Sayfa 416
Okumanın bana kazandırdıkları üzerinde sık sık düşünmüşümdür. Okumak hayatımın mihverini değiştirmişti, ta hapisteyken biliyordum bunu. Bunu iyiden iyiye anlıyorum artık. Okuma yetisi, içimde nicedir akıl yoluyla dirilmeyi arzulayan uyuşuk yeteneklerimi bir bir uyandırdı. Bir üniversite, öğrencilerine sembolik bir makam kazandırıyor, ama benim oldum olası hiçbir makamda gözüm yoktu. Okuduğum her yeni kitapla birlikte daha da gelişen özel eğitimim, Amerika'da Siyahlara tebelleş olan sağırlık, dilsizlik ve körlüğe karşı hayli duyarlılık kazandırdı bana. Çok olmadı daha, bir İngiliz yazarı Londra'dan telefonla arayıp soru yağmuruna tutmuştu beni. Biri de şuydu sorduklarının: "Mektep medrese, nereyi bitirdiniz?" Ben de, "Mektebim de, medresem de kitaplar." diye cevap vermiştim. Beni on beş dakika bile boş bulabilmeniz mümkün değildir. Siyahlara yararı dokunacağına inandığım herhangi bir şeyle meşgulümdür muhakkak.
Sayfa 415
Felsefeyi keşfettikten sonra, düşünce tarihindeki aşamaların tüm dönüm noktalarına el atmaya çalıştım. Zamanla eski filozofların pek çoğunu okudum; gerek Doğu’dan, gerekse Batı’dan. Daha çok doğulu filozofları beğeniyordum; en sonunda, Batı düşünürlerinin Doğu felsefesine çok şey borçlu olduğu izlenimini edindim. Söz gelimi, Sokrat, Mısır’ı gezmiştir. Yine, bazı kaynaklarda Sokrat, Mısır gizemcileri arasında gösterilmiştir. Sokrat irfanını Doğu’nun bilginleri arasındayken elde etmiştir, su götürmez bir gerçek bu.
Sayfa 415
Beyazların oynadığından daha beter bir “deri oyunu”nu başka kim sahneleyebilmiştir bu dünyada?
Sayfa 414
Vesveselerin Kalbe Gelmesi
Huzeyfe b. Yemân anlatıyor: Hz. Peygamber (s.a.v) şöyle buyurdu: “Hasır tek tek örüldüğü gibi vesveseler de kalbe tek tek gelir. Gelen vesveseyi kabul eden kalpte siyah; reddeden kalpte ise beyaz bir nokta oluşur. Kalp bu ikisinden birine tamamen dönüşünceye kadar vesveseler gelmeye devam eder. Kararan kalp yan yatırılırmış testi gibidir, böyle bir testide su hiç toplanmaz dökülür gider. Ne bir iyilik yapar, ne de bir kötülükten sakınır. Hep isteklerinin peşinden gider. Beyaz kalp ise, yer ve gökler varoldukta vesveseler artık ona zarar veremez.” [Muslim 144]
Sayfa 123
Kalbin Durumunun Esası
Bedenin hasta olması gibi kalpte hasta olur.
Şifası ise, tevbe ve korunmadır.
Aynanın paslanması gibi kalpte paslanır.
Onu tekrar parlatacak cila ise, zikirdir.
Bedenin çıplak kalması gibi kalpte çıplak kalır.
Onun elbisesi ise takvadır.
Bedenin acıkması ve susaması gibi kalpte acıkır ve susar.
Onun yiyecek ve içeceği ise, Allah’ı bilmek, sevmek, O’na güvenip dayanmak, O’na yönelip bağlanmak ve hizmet etmektir.
[el-Fevaîd sayfa 183]
Sayfa 42