Küçük insan doğduğunda, çığlıklarıyla dürüst, içten ve doğal olduğunu gösterir. Bu üçü özgür insana ait özelliklerdir. Eğitimin işi bu üç özelliğin üstüne filtreler koyarak, yetişkini yetkin kılmaktır.
Yetişkinlik cilasının altında, yıllar marş marş geçip giderken birbirine eklenen kat kat tecrübelerin altında hepimiz dizleri sıyrılmış, sümükleri akan, anne ve babasına ya da arkadaşlarına ihtiyaç duyan birer çocuğuz hala.
Her şeyi kafama takmaktan bitkin göründüğümü düşünebilirsiniz. Ama ben insanı bitkin düşüren şeyin her şeyi kafaya takmaktan ziyade, endişeler ve pişmanlıklar olduğunu düşünüyorum.