"Yazarın derdi, insanların sürekli mutlu olmaları gerektiklerine inandıkları bir çağda yaşamaya mahkum edilmiş olmaları. Her şey buna göre dizayn edilmiş durumda. Mutlu olmak zorundasın, yoksa hayat yaşamaya değmez. Hâl böyleyken, mutsuz insan kendisini suçlamaya başlıyor."
gazeteduvar.com.tr/yazarlar/2019/0...
mutsuz olmak hakkında
kadehi kafasına dikti, "kalan günlerimizi dilediğimizce yaşamak istiyoruz. duvarlar eskiden esaret simgesiydi, şimdiyse özgürlük. burada egemenliğimizi ilan ettik. her şeyimiz tam, tek bayrağımız eksik, pasaportun yanında mı balım?"
"sakın üzülme. üzülme ve bil ki dünya dediğin lüzumsuz bahçe, bazen her yer, bazen tek bir yer, bazen de hiçbir yerdir. insan dediğin kötü tohum, bazen herşey, bazen tek birşey, bazen de hiçbir şeydir. ama tuhaf olan bu değildir Behiye. bu işteki asıl acayiplik, öyle ya da böyle oluşunun aslında hiç fark etmeyişidir. ve işte tam da fark etmediğini fark ettiğin o nefti anda, alemin ritmi bozulur, içi boşalır, bir güvercinin karda bıraktığı ayak izlerine dönersin."