Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

NCeyda

NCeyda
@nceyda
Okumadan yapamazdım..
Göreceksin; kadınlar zayıftır, ama anneler güçlüdür.
Reklam
Asla kendini başkalarıyla kıyaslama; ya kibirlenir ya ezilirsin.
Çocukların arasında iyi duygular olsun diye ısrar etmek beraberinde kötü duyguları getiriyordu. Çocukların arasındaki kötü duyguları anlamak beraberinde iyi duyguları getiriyordu.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Sandalyenin köşesine emaneten oturdum. Popolar oldukça hassas çalışan sorun dedektörleridir. Oturduğunuz yere poponuz yayılmıyorsa bilin ki bir sorun var.
Duyguların soy ağacını çıkarmaktan bahsederdi."bunların atası yokluktur. İşte bu yokluğu gidermek için var olmak istersin"derdi. Var olmak arzuyu, arzu da gücü doğururmuş. Gücünde iki çocuğu olurmuş; sevgi ve korku. Güce sorumluluk alarak kavuştuğunda sevgi, parayla kavuştuğunda korku doğarmış. Yani sevgilin babası emek, korkunun babası paraymış.
Sayfa 131Kitabı okudu
Reklam
O an tanımasaydı bizi, belki bu kadar canımı yakmayacaktı söylediği; "Lütfen, bunu unutmak istemiyorum."
Sayfa 161Kitabı okudu
Çünkü insan kendi kendine yetebileceğin kadardır. Elinden bir tutan olduğunda çok mu eksik kalırım anne? Güvendiklerim olunca güvenemem mi kendime?
Mühim olduğunu küçükken hissetmek öyle büyütüyor ki insanın yüreğini. Sonra ne olursa olsun, ne yaşarsan yaşa kendini büyük sanan gönlü kavruklardan olmuyorsun. Ve yüreğin ne kadarsa dünyan da o kadar oluyor. Ben annemden böyle öğrendim. Çocuk kalabilmemin tek ihtimaliydi.
Çok konuşanlara mani olmak için konuşacak, konuşturmak istediklerinizin yanında tutacaksınız..... Ama yuvarlak dünya kanunlarını unutmamak lazım; bir şeyden arkana bakmadan hızlı uzaklaşırsan, onun yine önünde bulursun.
Kendi gözüne bakmadıkça hiçbir kırmızı, kırmızı değildir. Hayat sınavını, kendi çözümlerini bulmadan geçemezsin.
Reklam
Sevgilinin koynuna giren kadın bir anda sevgilini yabancı hissettirir, evine giren hırsız, hatta küçük bir fındık faresi bile evini yabancı hissettirir. Bir müddet dönmek istemezsin, uzaklaşmak istersin, eskisi gibi huzurlu gelmez, seninmiş gibi gelmez. Aynı böyle bir his vardı içimde. En fenası kendi kendime yabancı geliyordum ve kendimden kaçacak yerim yoktu.
Yutkunamıyordum. Nemlenen gözlerimi, akacak yaşlara mani olmak için kırpmıyordum.
Benim için arkadaş bulmak öyle kolay değildir. Sosyal görünümlü yalnızlardanım. Gerektiğinde pek çok kişiyle arkadaşlık edebilirim. Arkadaşlığımı da severler. Çünkü beni sadece anlayabildikleri kadar anlamalarına daha en baştan razı olurum. Kendimi anlatma, tanıtma, gösterme mücadelelerine hiç girmem. Bazıları çok asil, bazıları acayip fırlama, komik bulur, bazıları da fazla temkinli, kuralcı ya da detaycı. Kim ne kadarımı görürse. Sevimli bir herkesi olduğu gibi kabul etmişlik gibi gözükse de, gizli bir kibir bu aslında. Biraz maskeli narsizizm, biraz insanlara güvenmemezlik. Hiçbir kola, kucakta taşınan umarsız bir bebek gibi teslim edemedim kendimi.
En zor, en fazla emek getiren yılların, çocuklar küçükken yaşandığını söyleyenlere hiçbir zaman katılmadım. Zor olan, büyüyene kadar yanında olmak değil, büyüdüğünde yanında olamayacağını kabul edebilmek.
Yaptığı ilk seramik vazo. O kadar güzel olmuştu ki, ikincisini yapmaya cesaret edemiyordu. Başarı, hata yapmadan geldi mi yolunu tıkar. Hiç düşmemiş ile düşmeyi bilenin yolu tamamladığında aldığı zevk aynı olur mu?
111 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.