Hikmet-i dünyâ vü mâfîhâ bilen ârif değil.
Ârif oldur bilmeye dünyâ vü mâfîhâ nedir.
Dünya ve içindekilerin hikmetini bilen değildir bilge.
Bilge o kişidir ki dünyayı da, içindekileri de bilmeye.
Fuzûlî
Yaşam bütün kusurlarıyla güzeldir. Hiçbir şey mükemmel değil. Sana söylüyorum: Tanrı bile kusursuz değil, çünkü Tanrı mükemmel olsaydı, Tanrı'nın ölü olduğunu söyleyen Friedrich Nietzche haklı olurdu. Kusursuzluk ölüm demektir! Mükemmellik daha başka bir ilerleme olasılığı yok demektir. Mükemmellik artık herşey bitmiş demektir. Eksiklik büyümenin mümkün olduğunu gösterir. Eksiklik yeni alanların, yeni coşkuların ve maceranın heyecanı demektir. Eksiklik canlı olduğunu, yaşamın devam edeceğini gösterir.
Korkularına git.
Yavaşça gir ki derinliğini keşfedebileşin.
Ve bazen, çok derin olmadığını göreceksin.
Bir Zen hikâyesi şöyle anlatır:
Gece yürüyen bir adamın ayağı kayar ve adam taşlı bir yoldan düşer. Metrelerce aşağı düşmekten korkar, çünkü yolun kenarının çok derin bir vadiye uzandığını biliyor dur. O da kenarda sarkan bir dala tutunur. Gecenin karanlığında, altında görebildiği tek şey, dipsiz bir uçu rumdur. Bağırır ve tek duyduğu kendi sesinin yankısı olur.
Onu duyacak kimse yoktur etrafta.
Bu adamı ve bütün bir gece yaşadığı işkenceyi hayal ede bilirsin. Ölüm sürekli altında bekler, elleri üşür, hâkimiyetini kaybeder... Ama tutunmayı başarır ve güneş çıktığında, aşağı bakar... Ve güler! Uçurum falan yoktur.
Sadece on beş santim kadar aşağıda kayalık bir düzlük vardır. Tüm gece dinlenebilir, rahatça uyuyabilirdi —düzlük yeterince genişti- ama bunun yerine, bütün gecesi ni kâbus gibi geçirdi.
Kendi tecrübelerimden yola çıkarak sana şunu söyleyeyim:
Korku, on beş santimden daha derin değildir. Şimdi ister bir dala tutunup tüm yaşamını kâbusa çevir, istersen o dalı bırak ve ayaklarının üzerine bas, sana kalmış.
Korkulacak hiçbir şey yok.
Gelecek, tekrar tasarlanan bir geçmişten başka bir şey değildir -daha renkli, daha güzel, daha zevklidir, ama ikisi de yoktur. Şimdiki zaman ise vardır, ama onda sen hiçbir zaman yoksun.
Görebilen insan düşünmez. Sadece göremeyen insan düşünür. Düşünmek bir cehalet göstergesidir; bilgi göstergesi değil. Ne kadar çok düşünürsen o kadar cahil olduğunu unutma. Bildiğin zaman düşünceler kaybolur.