Duyguları, düşünceleri olan birine ne kadar güvenebilirsin ki?
Neden güvenebilirsin ya da?
Birine, bir şeye ait olma duygusu her zaman ağır basar yürekte. Bir eşyaya, bir eve, bir arabaya, bir kitaba, bir söze...
Peki ya insana?
Duygu ve düşünceleri olan bir varlığa kendini ait hissedebilir misin? O, duygu ve düşünceleri, davranışlarıyla bunu kabul edebilir mi?
Hiçbir zaman emin olamazsın, bu yüzden de ait olamazsın.
Ama bizler (en azından bir kısmımız), yüreği atan varlıklara kendimizi ait hissetmek konusunda ısrar etmiyor muyuz?
'Ait olduğumuzu zannettiğimizi' anladığımız zaman hayal kırıklığına uğramıyor muyuz?
Duygu ve düşünceleri olan birine kendimizi ait hissetme isteğinden vazgeçemiyorsak, daha azıyla (değişmeyenle) yetinemediğimizden midir ki?