Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

rahşende

"Senin işin bir bakıma kolaydı babacığım. Birçok şeyi yok sayarak belirli bir düzen içinde yaşadın. Sinemaya gitmedin. Hiç roman okumadın. Zeytinyağlı enginar yemedin. Yabancı ülke özlemi çekmedin. Kimseye hediye almadın. Evde kuşkonmazdan başka bitki yetiştirmedin. Yalnız halk türkülerini sevdin. Basit beğenilerinin yanında beni şaşırtan duyarlıkların vardı."
Sayfa 177Kitabı okudu
Reklam
"Aslında karışıklık içimdedir ve bu mektubu yazma isteğim, karışık ruhumun kapıldığı samimiyet buhranlarından biridir. Bu buhran, genellikle senin ölümünden sonra içimde kuvvetle hissettiğim Cemil Beyi yaşatma çabasıyla ilgilidir."
Sayfa 174Kitabı okudu
"Hayatın boyunca hiç görmediğin bazı kimseler ellerini önlerine kavuşturarak ve başlarını eğerek ölümün anlaşılmaz gerçeği üzerinde düşünüyormuş gibi yaptılar mezarının başında. Tabut çukura konulduktan sonra üstüne büyük beton bloklar yerleştirildi. (Bu teknik geleneği sevmiyorum babacığım; aşılmaz engellere karşıyım.) Seni, annemin yattığı mezarlığa gömmedik. Bazı yakınlarım öyle uygun gördüler. Insanlar arasında, onlar öldükten sonra bile anlaşmazlıkların sürüp gitmesini istiyorlar. Benim üzüntümden yararlanarak seni mezarda annemden ayıran yakınım, aslında öteki dünyaya filan hiç inanmaz."
Sayfa 173Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"İyi şeyler birdenbire olur; bu kadar bekletmez insanı. Sürüncemde kalan heyecanlardan ancak kötü şeyler çıkar."
" Sizin içinizde de, sevgili Kappus, çok şey olup bitiyor şimdilerde; bir hasta gibi geleceğe güvenle bakmalısınız; öyle ya, belki bunların hem berikisi, hem ötekisisiniz."
Reklam
"O çetin sevme işinin gelişim sürecine yönelttiği istekler akıl almayacak kadar büyüktür; biz acemilerin gücü, altından kalkmaya yetmez bu isteklerin."
"Olup biten her şeyin sürekli yeni başlangıçlara yol açtığını ve bunların onun başlangıcı olamayacağını, çünkü başlamanın salt kendisinde her vakit alabildiğine bir güzelliğin saklı yattığını görmüyor musunuz?"
"Yoksa siz de, bir kez ona sahip olanın, bundan böyle ancak onun tarafından kaybedebileceği görüşünde değil misiniz benim gibi?"
"Ruhunuzun en iç köşelerinde olup bitecekler, tüm sevginize layık şeylerdir."
"Bizlere gereken yalnızlıktır, büyük, içsel bir yalnızlık. Kendi içine yürümek ve saatler boyu kimselere rastlamamak."
Reklam
"Her şey, kendisi için öngörülmüş bir süre içte taşınmalı, sonra dünyaya getirilmelidir."
"Kendinden bir şeyleri kaybederek doğrulurdu insan, her şeyini vermiş olurdu yani. Bu kendini ele hatta yele vermekti, kaybetmekti. Başkaları beğenirdi elbet, başkası an peşinde olandı zaten, sonrası kişiye aitti."
"Fevzi insanın kendisinin de başkalarının da, birbirlerine karşı da böyle süratle değiştiklerini daha ömrünün bu evahirinde görüyordu."
"Hayatı sözde ve söz ile istenildiği, beklenildiği gibi yaşayarak ne ufak bir alana razı olduğunu, bu suretle bir kulübede ömrünü geçirdigini, ruhunun da yine arada verilen bir bardak çeşme suyu ile kapalı küçük bir saksıda ölmeden, kurumadan, boy atmadan öylece durduğunu gözü ile gördü, ruhuna kendi öz benliğinden şahitlik etti. Ölmek ile bu şekil yaşamanın neden bu denli yakın ve kolay olduğunu anladı. Azıcık ile yaşıyor o azıcık kesilince de arada büyük fark olmaksızın ölüyordu. Kalbine derin bir sızı isabet etti. Yaşamaya değil de ölmemeye bir şiddet, ölmenin böyle olmamasına şiddetli bir tutku duydu."
Ibn Kayyim şöyle diyor: "Şüphesiz günahlarda azgınlık, ibadetlerde azgınlıktan sonuç olarak daha az zararlıdır. Nefis, salih ameli ele geçirir, onu kendisi için bir yardımcı kılar ve onunla azgınlıkta bulunur. Bu, onu zahid bir kul ya da çaba gösteren bir kul yapmaktan uzak tutar. Onu Allah'tan uzaklaştırır. Büyük günah işleyenler,Allah'a, kalp olarak ibadetlerde azgınlık yapanlardan daha yakındırlar. Onlar, ihlâsa ve kurtuluşa daha yakındırlar."
Sayfa 258Kitabı okudu
192 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.