Rebeka
@rebekabecky
114 okur puanı
Ağustos 2018 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
Gecemizi Atatürk'e emanet eder, gündüzü teslim alırız. Türk vatanının gece bekçisi Atatürk'tür!
Dahiler içinde kadının ne aşkına ne fendine kendini esir etmeyenler varsa, Atatürk bunların başında gelir.
Tarihe mal olan dahilerin çoğu, aşk maceraları geçirmiştir. Bunların sevgililerine yazdığı mektuplar, bazı tarihi hadiseleri aydınlatmıştır. Napolyon gibi diktatörler dahi sevdalılarına esir olmuşlardır. Dünyaları titreten Yavuz Sultan Selim bile,
Şirler pençe-i kahrımda olurken lerzan
Beni bir gözleri ahuya zebun etti felek
beyitiyle kadına karşı zaafını belirtmiştir.
Okur Takip Önerileri
Bir kitabı okumaya başladı
Bir kitap okudu
191 syf.
·
Puan vermedi
·
55 günde okudu
Basit bir yazı tura oyununu maceraya çevirmek için oyuna yaşam ile ölümü sokmak yetmez. Savaş macera değildir. Savaş hastalıktır. Tıpkı tifüs gibi.
Ani bir ilham, bazen kaderi ikiye ayırmaya benzer. Ama ilham, yalnızca ruhun aniden yavaşça hazırlanan bir yolu fark etmesidir.
Hiçbir durum, hiçbir şeyinden şüphelenmeyeceğimiz bir yabancı uyduramaz içimizde. Yavaşça doğmak demektir yaşamak. Hazır ruhları ödünç almak biraz kolaycılık olurdu!
Bilmek ne yorumlamak ne de sökmektir. Bilmek, görmeye erişmektir. Ama görmek için önce katılmak icap eder. Öğrenmesi zor bir derstir bu.
Kendini şu an gözükmeyen bir amaçta yönetmek önemlidir. Bu amaç zeka için değil, ruh içindir. Ruh sevmeyi bilse de uyur. Günahın nelerden oluştuğunu en az Kilise Babaları kadar iyi bilirim. İstemektir bu; ruh uyurken zekanın yürüttüğü fikirlere teslim olmayı istemektir.
Çünkü önemli olan kendini övmemektir. Yenilgi de övgü umudu yoktur.
Kaygı, gerçek bir kimliğin kaybından kaynaklanır. Mutluluğumun ya da umutsuzluğumun bağlı olduğu bir mesajı beklerken boşluğun içine atılmış gibi olurum. Belirsizlik beni gerilime soktuğu müddetçe, duygularım ve tavırlarım geçici bir kılık değişiminden başka bir şey değildir.
Bir ülke, zekanın her zaman algılayabileceği bir yöreler, gelenekler, belgeler toplamı değildir. O bir varlıktır. Ve varlıkların görmeyeceği şekilde görünür olduğumda gelir.
Evini seven oraya sadece uyumsuz nesneler toplandığında gelir. Karısını seven aşkta sadece kaygılar, kızgınlıklar ve rahatsızlıklar göreceği zaman gelir. Herhangi bir müzikten zevk alan, hiçbir şey duymayacağı zaman gelir.
Ruh aralıklarla yaşar. Sadece zekanın yaşamı kalıcıdır. Ruh nesneleri dikkate alamaz,onları birbirine bağlayan anlamı dikkate alır. Ve ruh tam görüşten mutlak körlüğe geçer.