Öncelikle Sarah Jio'nun kitapları her zaman bana huzur verir. Bir tatil havasında hissederim, iyi hissettirir. Çünkü romlanlarının konusu çok orjinaldir. Yeşil deniz kabuğu da bir o kadar orjinal bir roman. Konusu Kailey adında genç bir kadının hayatının aşkını kaybetmesi ve hala onu düşünürken, Ryan adında bir kişiyi sevmesi ve bu iki hayat arasında gidip gelmesi. Konu bakımdan bir aşk romanı. Aşk bu mu? Aşkı böyle mi bilmeliyiz? Aşkın tanımına aykırı mı? Okurken bunları düşünebilirsiniz. Çünkü farklı bir roman, olay hikayesi bir süre normal ilerliyor ama nasıl biteceğini asla kestiremiyorsunuz. Kitapta anlatılmak istenen şey hayatta bir kez aşık olacağın ve ondan sonra başkasını aşık olduğun kişi kadar sevemeyeceğin. Ama keşke biraz daha yan rolde ki karaktere merhametli davransaydı sevgili Sarah Jio. Kitabın son 30-40 sayfasına kadar her şey sakin ilerlerken o son sayfalara bir çok şeyi sığdırması hoş olmamış. Kitabın son sayfalarına dair en beğendiğim şey şu cümle olabilir:" Hayat bana bir şey öğrettiyse bu, yarının hiçbir zaman olamayabileceğiydi. Ya da daha kötüsü, kalbinizi ellerinde tutan insanın bir gün ortadan kaybolabilceğiydi. Bugün burada, yarın yok. Tıpkı Bermuda Şeytan Üçgeni'ne giren, kaybolan gemi gibi." Hem çok güzel bir hayat dersi, hem de yazarın bir önceki kitabına( Kelebek Adası) yaptığı en güzel vurgu diyebiliriz. Kitabın özeti kapağında yazıyor aslında. "Gerçek aşka ve mutlu sonlara inanmıştık." :) keyifli okumalar.