Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
190 syf.
8/10 puan verdi
·
11 saatte okudu
Acılara Tutunmak, hemen hepimizin bildiği üzere başkaldıran dizeler eşliğinde Hasan Hüseyin'den eşsiz bir şiir ziyafeti niteliği taşıyan ölümsüz bir yapıt. Kitabın girişinde Bir Başka Pencereden başlıklı makaleyle karşılıyor bizi Hasan Hüseyin Korkmazgil. Eleştiri ve özeleştirinin yanı sıra şiire ve sanata dair toplumcu ve sanatçı bakış açısını en belirgin şekilde ortaya koyarak, şiirin; bilhassa şiir olduğu için açık ve aydınlık olması gerektiğinin altını çizen şair, şiirin ne olmaması gerektiğini de dolambaçlı yollara sapmadan anlatıyor bizlere. Acılara Tutunmak ve Umutlara Tutunmak olarak iki bölümden oluşan kitapta toplumcu, gerçekçi ve günümüzde de güncelliğini koruyan birbirinden güzel yirmi sekiz şiir bulunuyor. Okunmak için...
Acılara Tutunmak
Acılara TutunmakHasan Hüseyin Korkmazgil · Bilgi Yayınevi · 1981726 okunma
Yalnızlıktan korkuyorlar. Yalnız olmak nedir bilmiyorlar.
Reklam
Hep uçlarda gezinmiştir: Necatigil onun için "şiirimizin uç beyi" der. Kendi de doğrular bunu: "Bugün Ahmet Haşim'e baktığımızda şiirini sınır dışı savaşlarla kazandığını görüyoruz. Çağının şiiri neredeyse ordan bakmış, ona en doğru kılığı öyle biçmiştir. Kendi ülkesinde şiiri bugün de yalnızlık savaşı vermektedir. Benim Ahmet Haşim'le paylaştıklarımın başında bu yalnızlık hep vardır. Vardır çünkü ben kendime Ahmet Haşim'i ta baştan örnek bir şair diye seçtim, bu bugün de böyle. Ahmet Haşim'i bir yana bırakırsak, benim kaynağım da sınırdışı alanlarda olmuştur. Şiir, uçları görmeden, uçlarla savaşa girmeden yazılamaz." ("Gelenek mi? Gelenek Benim!", Suna Akın'la söyleşi, Hürriyet Gösteri, Şubat 1994; Kanatlı At, 1994)
Sayfa 20 - YKY
"Yağmur'u nasip ettiği için Allah'a şükrediyorum." diyen Nurullah Genç, bu gerçeği vurguluyor bence. Son dönem Türk edebiyatında yazılmış en müstesna naat olan "Yağmur", şair kelamından çok Allah'ın "Sevgilimi bir de bu sözlerle anın." şeklindeki muradını yansıtıyor. Şiirin otuz yedi bentten oluşması ve Kur'an-ı Kerim'de otuz yedi ayetten oluşan tek sure olan Câsiye'nin beşinci ayetinde yağmurdan bahsedilmesi bu kanaatimi pekiştirdi. Üstelik Câsiye Suresi 25. cüzde bulunuyor. Yani "Yağmur"un yazıldığı şehir olan Erzurum'un plaka kodu...
Sayfa 134Kitabı okudu
Şair Milton'un ifadesiyle: "Biz yaşarken akıl, cenneti cehennem, cehennemi de cennet yapar."
Sınırlar ülkeleri birbirinden ayırabilir ama kederleri ayıramaz. Dünyanın neresinde hangi kültür içinde yaşıyor olursa olsun, insanın dertleri benzerdir. Şair, 'Kederlerde bütün yüzler birleşir' derken bu ortak paydayı kastediyor olmalıdır.
Reklam
Aydınlanma çabalarının ve feminist akımların yansımalarını edebiyat dünyamızdaki kadın katkısında da görürüz. Bugün banknotlarımızın üstünde resmi bulunan ilk kadın romancımız Fatma Aliye Hanım ve Sultanahmet mitinginin coşkun konuşmacısı, Kurtuluş Savaşımıza katkı vermiş Halide Edip ADIVAR, dönemin edebiyatçı kadınlarının önde gidenleridir. Fatma Aliye Hanım'ın, çokeşliliği mazur göstermeye yarayacak gerekçeler arayışının yanında, tekeşliliğin yılmaz savunucusu Halide Edip'in bu bağlamdaki ilkeli tutumu gözlerden kaçmamalıdır. * İlginçtir, kadınımızda siyasi bilincin oluşmasına dair, çok farklı iki düşünür tıpatıp aynı görüştedir. Tarihçi Petrosyan İkinci Meşrutiyet'in, daha doğrusu İkinci Meşrutiyet'i doğuran özgürlükçü akımların kadınımızın siyasallaşması açısından bir başlangıç olduğunu söyler. Büyük romancımız ve şair A.H. Tanpınar, Huzur romanında aynı görüşü anlatıcının ağzından dile getirecektir: ...1908 senelerinin muayyen bir seviye kadınlarında yaptığı değişiklik..."
Mutsuzluğun Şiiri...
ıssız bir adada potkalı boş bir şair gibiyim konuşacaklarımız aynı, aynı bakışlarımdan kaçıyorsun yorulunca molla gibi sözcük döküyorum yollara harf balosunda intihar. bir ölü, iki yaralı
Necip Fazıl, yavaş yavaş değişmedi. Dinle hiç ilgisi yokken, ansızın, sadece dindar değil, dinci oluverdi. O sıralarda duyduğumuza göre, bu şaşırtıcı değişimin nedeni tik sorunuymuş: Necip Fazıl'ın bir yüz tiki vardı. Kaşı gözü acayip acayip oynardı ikide birde. Bu biçimsiz tikten kurtulmak için, böyle işin uzmanı bir şeyhe gitmesini salık vermişler. Şeyh efendi oumuş üflemiş ve ancak bir haftalık bir süre için, tikinden kurtarmış onu. İşte ne olduysa o bir hafta içinde olmuş. Bizim bohem şair Necip Fazıl, Süper-Mürşite dönüşmüş ansızın.
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.