İnsan nasıl yaşardı sahi? Ya da açlıkla sınanabilir miydi? Jean Valjean’ın şu sözü beni oldukça derinden etkilemişti; “14 yaşımdayken karnımı doyurmak için bir parça ekmek çaldığımda beni zindana attılar ve orada tam 6 ay bedava ekmek verdiler.” Çok ama çok garip değil mi? Gerçi şu hayatta garip olamayan tek bir şey var mıydı ki.. Javert’in her türlü suçluya duyduğu empati eksikliğine ne demeli? Bir yerlere gelmek, makam sahibi olmak insanı değerlerinden bu kadar eksiltmemeliydi. Ahh Fantine! Eminim hepimizin her Thenardier lerin bölümleri geldiğinde içleri sızladı ve Fantine ‘in kızı Cosette’i keşke en başında yanında götürseydi diye düşünmüştük. Ama Cosette’in ve annesi Fantine’in de ayrı bir kaderi vardı. İnsan yaşayıp görmeden, bazen kestiremiyor ne gibi hatalara düşeceğini. Marius, gelelim sana.. Ne ideallerinden vazgeçtin ne de Cosette’e olan sevginden. Hikayenin sonlarına doğru ben en çok sana yakıştırdım Roman’ın baş kahramanlığını. Çünkü sen güzel sevdin… Romandaki hayat her bir karaktere çok şey öğrettiği gibi okuruna da birçok şey öğretip dersler çıkarttıyordu.. Bazen yanlış kararların doğru olcağını, bazense doğru kararların bile yanlış olacağını. Sözün özü, kitap size başta karmaşık gelebilir ancak birçok bölümün aynı noktada buluştuğunu görünce kitap keşke bitmeseydi diyeceğiniz bir kitap.
Sefiller (2 Cilt Takım)Victor Hugo · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202487,6bin okunma
Sefiller üzerine yazılacak o kadar çok şey var ki... Ama kelimelerin kifayetsiz kaldığı bir kitap. En azından benim için öyle. Tarif edemeyeceğim kadar yoğun duygular besledim. Bazı kitaplara doyamazsın ve yeniden okumak istersin. O kitaplardan biri sefiller.
Kürek mahkûmu olan Jean Valjean'ın hikâyesiyle başlar. İlk sefillik düşündüğümüz
Dozunda alınan sakinleştirici gibi, belli bir miktarda hayal kurmak da faydalıdır. Zihnin ve emeğin bazen şiddetli olan ağrılarını dindirir ve saf düşüncelerin sert çıkıntılarını törpüleyen, sağda solda eksiklikleri ve aralıkları dolduran,
dağınıklıkları birbirlerine bağlayan hafif ve serin bir buğunun ortaya çıkmasına neden olur. Ama fazla hayal insanı
sular altında bırakır, boğar. Düşüncelerinin yerini tamamıyla hayaller almış zihin emekçisinin vay haline! İşin içinden kolayca sıyrılacağını sanır ve her seferinde hep ayne şeyi söyler. Yanılgı!
Sayfa 155 - Türkiye iş bankası kültür yayınları. 6. Baskı / 2. Cilt.Kitabı okudu