Aristoteles, kadın için "Doğanın yanlışı" diyecekti. Hâlbuki doğanın bir yanlışı varsa o mutlaka erkektir. Zira odur doğanın sırlarını inceleyen ve ona meydan okuyan... Kadın ise doğanın kendisidir.
Her şey bir yana, geceleyin bile gökyüzü kara değil mavidir, çünkü yeryüzünün gölgeleri arasından uzaklarda doğmakta olan güne, güneş ışınlarının cümbüş yaptığı ufka bakıyoruzdur.
Yıldızlar güneş battıktan sonra insanlar gözünü dikip baksın ya da sönük bir ışık saçsın diye değil, daha büyük şeylere hizmet etmek için oradadırlar.
Sir Walter Raleigh
1552-1618 İngiliz asker, denizci, kâşif, şair
Yaşamlarımız doğayla daha uyumlu olsaydı, muhtemelen kendimizi onun sıcaklığından ya da soğuğundan bu kadar koruma gereği hissetmez, tıpkı bitkiler ve dört ayaklıların yaptığı gibi, onu daimi bakıcımız ve yarenimiz olarak görürdük.
Grönland'da bulunmuş olanlar deniz donduğunda "yanan bir çayirdan yükselen duman misali bir duman tüttüğünü ve don dumanı denen bir tür sis ya da buğunun yükseldiğini, bu keskin dumanında yüzde ve ellerde sıklıkla sağlığa zararlı kabarcıklar oluşturduğunu" rivayet ederler.
Tanrı, ruhunuza fısıldar ve kalbinize konuşur. Bazen, dinleyecek kadar zamanın olmadığında ise, size bir tuğla fırlatılır... İster fısıltıyı, ister tuğlayı dinleyin. Tercihi siz yapın.