Martin, yabancı bir sahile vuran, güzelliğin gücüyle dolu kazazade bir şaire benzetiyordu kendini; bu yabancı topraklarda kardeşlerinin barbarca kaba lisanıyla konuşmaya çalışırken dili sürçüyor, sürekli yanlış yaptığı için tökezliyor,kekeliyor, boş yere çabalayıp duruyordu.