Bir gece saat 3 sonrası uyandım. Sallama çay yapıp koridora camın kenarındaki kırmızı koltuklardan birine oturmak için çıktım. Hemşirelerin cam kenarındaki hasta odasından çıktığını gördüm. Odada yatan yaşlı adam yatağından düşmüş. Ben oturmuş çayımı içerken adam ve karısı odadan çıktı. Adam çok zor yürüyor, hemen koluna girip oturmasına yardım ettim. Daha sonra kalkıp koridorun tutunma demirlerinden tutup, diğer kolundan da eşi tutarak yürümeye başladılar. Onları böyle görünce aşağıdaki şiiri yazdım.
Hastalıkta ve sağlıkta
Bir ömür boyu dileyen
Ele avuca sığmaz
İlk zamanları gibi
Nice rüzgarlar vurmuş
Yetmiş yaşlarında
Yan yana iki devrim
Hastane koridorunda
El ele beraberce
Yıkılmaz bir bütün gibi
Saygı gereği alışmış
İki yanak arası
Tebessüm belirtileri
Biz gidiyoruz meydan sizin
İyi, güzel yaşayın der gibi
Sır gibi gözleri
Sanki bir şey bekler gibi
Korkuyla umut karışımı
Endişeyle hüzün çağrışımı
Karmaşık bir yüz ifadesi
Neler gördü neler düşündü
Bu beyinler kinayesi
"Etrafım duman derin derin,
Sorsan beni ne haldeyim,
Aşkın ile divaneyim,
Sensiz ben bir viraneyim.
Gece gündüz şafaklarda,
Gezdim tüm sokaklarda,
Avareyim hayatımda,
Senden sonra kalanlarda."
Atatürk, mükemmel bir asker, devrimci ve entelektüel bir kişiliğe sahiptir. Çağdaş Türkiye'nin kurucusudur. Arapların ve din yobazlarının kabusuydu ve halen daha öyle.