Hakkında tek bir kötü yorum bile görmediğim bir kitaptı. Ben can alıcı bir ters köşe, kafa karıştırıcı bir hikâyesi ve sayko bir yanının olmasını beklemiştim fakat gerilim duygusunu yoğunlaştırmadan dengeli bir şekilde yayarak vermişti. Yoğun olmasını tercih ederdim çünkü beklentim o yöndeydi ama daha az hareketli hâlini de elbette sevdim.
bu kitapla ilgili duygularım çok karışık. çok seveceğim bir kitap olduğunu düşünmüştüm başta ama okudukça hevesim kırıldı, okudukça karakterlerden soğudum. bu da benim için okumayı zorlaştırdı. sadece fantastik yönünü sevdiğimi söyleyebilirim, bu sayede kitabı bitirebildim ama yine de bu da özgün hissettirmedi bana. kitabın içinde aşk üçgeni var kapaktan da anlaşılacağı üzere. ama kesinlikle beklediğim gibi bir şey okuyamadım. Abriella çok toksik bir karakterdi zannımca, iki erkek karaktere karşı da bir çekim hissetmesi ve sebastian'a aşığım ama finn'e karşı da hislerim var olayı beni ayrı deli etti. sebastian'ı seviyordum ve çok nahif bir karakter olduğunu düşünmüştüm fakat onun da başka kadınlarla ilişkisi olduğunu öğrenince bitti benim için. o sahneden sonra ona tekrar ısınmak bir yana dursun onu da hiç okuyasım gelmedi. finn'in de nasıl bir karaktere sahip olduğunu öğrenince soğudum. bir yerden sonra sadece sinir krizi geçirerek okudum kitabı ve sonu da beni hiç tatmin etmedi zaten kızın bunu anlamasını bekliyordum ama kitabın sonunda ancak düşünebildi. kısaca ne karakterleri ne de kurguyu sevdim bu kitapta bir hayal kırıklığına dönüştü benim için. aldığım için pişman olduğum bir kitap daha.
tam bir hayal kırıklığı.
birçok hesapta gördüğüm ve çok sevildiğine şahit olduğum bir kitaptı. bu nedenle çok merak ederek çevrilmesini beklemiş ve okumak için sabırsızlanmıştım ama ne yazık ki beklediğimi bulamadım. daha önce de böyle çok kitap okudum ve beni yıllar öncesine götürdü. klişe olaylar olsun erkek karakterin bad boy hareketleri olsun kitabı okurken 'o kadar beklediğim kitap bu muydu?' diye düşündüm. ne kadın karakteri ne de erkek karakteri sevebildim. özellikle Alex'in Ava'ya karşı 'fahişem' 'sürtüğüm' demesi, söylediği diğer şeyler ve davranışları beni öyle delirtti ki. Ava'nın da bunlara karşı susması hatta hoşuna gitmesi... 300-400 arasını okurken keyif aldım bir tek onun dışında kitabı hiç sevmedim. kitabı bitirmemi sağlayan geçmişleri oldu, bir tek o zamanları okumak bana heyecan verdi. klişe bir kurgusu ve karakterlerin katlanamadığım davranışları var. keşke bu kitap için bu kadar yükselmeseydim çünkü ne beklentimi karşılayabildi ne de okurken zevk alabildim. verdiğim paraya üzülüyorum sadece keşke almak için beklemek yerine okusaymışım.
bir ara gördüğüm alıntıyı aşamıyorum, o kadar çirkin ve iğrençti ki... bu ne romantizm ne de aşk, böyle kitapların övülüp yayılması çok kalp kırıcı ve korkutucu maalesef