Şüphesiz Tanrı'nın genel fikirleri/ideleri yoktur çünkü yarattıklarını en ince ayrıntısına kadar bilir; kafamda saymadığı tek bir saç teli yoktur. Bireylerle, onların ayrıntılarına bağlıdır: Belleği her birini kapsar. Yetersiz bellekleri her şeyi kucaklayamadığından insanlar genel ideleri kavrarlar. Koşulları terk ederek, ayrıntıları düzenleyerek çıkarsama ve öngörülerde bulunmalarını sağlayan yasalar bulurlar, yani yetersiz bellekleriyle Tanrı'yı taklit ederler. Bir düşünce tasarrufu olan soyutlama bu eksikliği giderir. Yeterince güçlü bir bellek icat ederseniz tasarruf yapmanıza gerek kalmaz: bilgisayarlar! Bilgisayarlar tekil manzaraları kendi içinde biriktirdiğinden ve bireylerin ayrıntılarını belleklerinde sakladığından dolayı Ortaçağ teolojisinden bir isimlendirme almaya hak kazanır: Deus ordinator omnium [Tanrı her şeyi sayar.] Bilgisayarlar bedenim gibidir.
"Bütün anlık kavrayışlar güçlü bir anlamamaya benzer daha çok.
Hayır. Bütün anlık kavrayışlar son kertede güçlü bir anlamamanın ifşasıdır. Her bulma an'ı bir kendini kaybetmedir."
Tolkien'in yaşamı boyunca sanayi ve sanayileşme düşmanı olduğunu söylersem abartmış olmam. Otomobillerden hazzetmediğini, bisiklet kullandığını, bahçesine özen gösterdiğini, hatta bahçesinden topladığı ürünleri sofrasında kullandığını biliyorum. Alegoriden içten yüreklilikle hoşlanmadığını söylediyse de, dikkatli okuyucuları yukarıda
Türkiye'de, mutfağa girip yemek hazırlayan ortalama insan, (ortalama insan sorunlu bir genelleme ölçüsüyse de) yılgın bir ev hanımı, yılgın bir çalışan kadın veya bundan mutluluk duyan nev-i şahsına münhasır insan teki, benim gibi. Fakat bunu çocuklar ve yetişkinler için her gün tekrar etme zorunluluğuna boyun eğmiş kadıncağızların nüfusu