"Özenle boyadım ipliğini sevginin,
Gidip de bulamamanın incinmiş rengine.
Sisi gümüş bir rüzgârla tepelerden eğirdim,
Dokudum yalnızlığın bu serin kumaşını,
Sesime ayrılıklardan bir gömlek diktim.
Ölümü tastamam ezberledim de geldim,
Dilimde bu buruk türkü tadıyla
Bilmem ki burdan nereye giderim."
Sayfa 37 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
"Başlangıcımız ve sonumuz arasında ne fark var! İlkinde arzunun çılgınlığı ve tensel zevkin coşkunluğu söz konusu; ikincisinde ise bütün organların tahribatı ve cesetlerin küflü kokusu. Doğumdan ölüme giden yol iyilik ve hayattan zevk alma anlamında hep aşağıya doğru gidiyor; mesut şekilde hayal kuran çocukluk, neşeli gençlik, zahmetli yetişkinlik, kırılgan ve genellikle acınası yaşlılık, son hastalığın işkencesi ve sonunda ölümün acısı. Varoluş, sonuçları yavaş yavaş daha da belirgin hale gelen yanlış bir adım gibi görünmüyor mu?"
Sayfa 406 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
Okur Takip Önerileri
"Gençliğin bakış açısından bakıldığında hayat sonsuz derecede uzun bir yolculuktur. Yaşlılıktan bakınca da çok kısa bir geçmişe benzer."
Sayfa 338 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
"Benim gibi insanlar tarafından geride bırakılan fikirler, anıtlar hayattaki en büyük zevkimdir. Kitaplar olmasa uzun zaman önce umutsuzluğa gömülürdüm."
Sayfa 313 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
"Dikensiz gül yoktur ama gülsüz pek çok diken vardır."
Sayfa 280 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
"İsteklerimizi sınırlamalıyız, arzularımızı dizginlemeli, öfkemizi bastırmalı, bireyin sahip olmaya değecek şeylerden yalnızca sınırlı bir paya erişebileceği gerçeğini akıldan çıkarmamalıyız..."
Sayfa 275 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
"Bizi rahatsız etmeyen kötülükleri seyretmek bize keyif verir."
Sayfa 272 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
"Schopenhauer'in yazılarını dikkatle gözden geçirirsek bir insansevmezin manifestosunu çıkarabiliriz"
Sayfa 257 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
"İnsanların en mutlusunun hiçbir şeyi yalnızlık kadar istemeyen kişi olduğuna sıkı sıkıya inanıyorum. Tanrısal Schopenhauer, Nietzche ve Kant'tan söz ediyorum. Onların bakış açısına ve benim bakış açıma göre iç zenginliği olan insan dış dünyadan zenginliğinin (yani entelektüel yetilerinin) tadını çıkarmasını sağlayan boş zamanlar şeklindeki olumsuz armağan dışında hiçbir şey istemez."
Sayfa 203 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
"Marx, haklı değil miydi? Bütün dinler yoksulu, acı çekeni, köleleri hedef almıyor muydu?"
Sayfa 187 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
"Büyük acılar daha önemsizlerinin hissedilmesini engeller ve tersine, büyük acıların yokluğunda en küçük dertler ve sıkıntılar bile bize büyük acı verir."
Sayfa 156 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
"Dün ve yarın yok. Geçmiş hatıralar ve gelecek özlemler yalnızca memnuniyetsizilik yaratır. Zihinsel sükûnete giden yol şu anı gözlemekte ve farkındalığımızdan oluşan nehirde rahatsız edilmeden akıp gitmesine izin vermekte yatar."
Sayfa 146 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
"Her şey geçicidir, diye hatırlattı kendi kendine; bütün hayatı ve bütün deneyimleri tren penceresinden görünen manzara gibi kesin ve geri dönüşü olmayan bir şekilde akıp gidiyordu."
Sayfa 143 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
"Hayır, her zaman hayatın en lezzetli kısmını daha bulmadığına inanmış, hep geleceğe, daha yaşlı, daha akıllı, daha büyük, daha zengin olacağı zamanlara imrenmişti. Ve sonra kıyamet kopmuştu, tersine dönüş, geleceğin ani ve felaketi andıran biçimde yerilmesi, eskiye özlem başlamıştı."
Sayfa 115 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu