Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

A. Hakan Soysal

A. Hakan Soysal24. Gün Öğleden Sonra yazarı
Yazar
Editör
8.0/10
1 Kişi
10
Okunma
2
Beğeni
2.065
Görüntülenme

Hakkında

Tam adı:
Ahmet Hakan Soysal
Unvan:
Romancı (Yazar), Reiki Master, Editör ve Grafiker.

Okurlar

2 okur beğendi.
10 okur okudu.
6 okur okuyacak.
Reklam

Editörlük Yaptığı Kitaplar

Tümünü Gör

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
"Bezginlik, içimizdeki canlı öldüğü zaman hissettiğimiz duygudur"
Reklam
"Resmen istifa ettin. Öyle mi?" Soruyu durdurmak istercesine elini havaya kaldırarak, "O konuya girmek istemiyorum. Aslında hiç polis olmamalıydım. Biliyor musun bazı polislerin, özellikle benim gibilerin hiçbir zaman yenemedikleri bir takıntıları vardır. Bazen bu ortaya çıkar ve garip davranıslar yasanır. ste ben de böylesi bir anım oldugunda belimde silah olsun istemem!" kısa bir süre bana ve odaya göz gezdirdikten sonra, "Irmagın zevkini her zaman takdir etmisimdir. Bu esyaları da sana o vermis olmalı. Bu arada Tanrıya inanır mısın" diye sordu. "Evet" "iyi. Karsılıklı konusabilecegimizi biliyordum. Ben artık Tanrıya hizmet etmek istiyorum. Benim hizmetten anladıgım, camilerde dolasmak degil. Öyle bir hizmet ki, kasların gelismis olacak ve sana verdigi yükü tasıyabileceksin. Buna intikam gibi agır bir sorumluluk da dahil" dedi.
Bilinmeyen bir seyden korkmak küçük düsürücüdür. Gerçi hiçbir zaman kendimi kahraman olarak görmemisimdir. Dostlarımı savunur, yaramın acısını kendi içimde çekmeyi basarabilirdim. Simdi ise, yabancı bir evdeki yavru köpek gibiydim. Her seste, her harekette korkularım ortaya çıkıyordu. Bu cinayeti ben islemediysem, silah çukurunu bilen biri olmalıydı. Bunu mantıklı düsünerek bulmak kolaydı. Önemli olan devamının nasıl oldugunu bulmaktı. Sokaktaki her güvensiz bakısın beni tedirgin edecegini biliyordum. Yamaçtan asagı yuvarlanırken, sivri bir buz çıkıntısına tutunup kurtuldugunu sandıgın an buzun kırılmasıyla tekrar yuvarlanmaya devam etmek gibi bir seydi. Çünkü birinci soruya cevap veremezsem, ikinci soruy atlayacaktım.
Babasının yine bu evde ölüp, günler sonra komsuları tarafından bulunmasının ardından, baba sevgisi aklına gelip bu eve hem de Kazasker gibi bir semtten gelisine bir türlü aklı erdirememistik. Bunun nedenini ona sordugumuzda sadece, "Oranın sürati basımı döndürüyordu. nsanlar birbirlerini ve sevgilerini büyük bir hızla eskitiyorlardı" derdi. Kasının üzerinde, alnının orta yerinde, çene altında derin yara izleri tasıyordu. Bu izler uzunca bir süre yaptıgı kaya tırmanısı sporundan ona miras kalmıstı. Birde dikkati çeken kesinlikle yagdan eser olmayan, kasla örtülü bir bedeni vardı.
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
207 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Güzel diyebileceğim bir polisiye roman. Yazar olan Ahmet, sevgilisi Irmak'tan ayrılmıştır ve ondan sonra geçen 24 gün boyunca içmiştir. Bir gün komiser arkadaşı Talat'a rastlar ve Talat ona eski metruk eve ne sakladıysa çıkarması gerektiğini söyler. Ahmet'in arabası kan içindedir ve daha önceden silahını gömdüğü yere bakınca kesik bir baş görür. Bu eski sevgilisi Sevil'in başıdır. Daha sonradan onu almaya gittiğinde ise baş sayısı ikiye çıkmıştır ve biri Irmak'a aittir. Acaba Ahmet'e bu komployu kuranlar kimlerdir ve Ahmet, tanıdıkları olan Güneş, Leon, Coşkun, Talat, karısı Lale, Selçuk gibi isimlerin arasında kafayı yememeyi başarabilecek midir? Keyifle okunan bir roman.
24. Gün Öğleden Sonra
24. Gün Öğleden SonraA. Hakan Soysal · Kreatölye Yayınevi · 201410 okunma
207 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Okuduğum en güzel polisiye kitaplarından biriydi. Olayın akışı anlatım üslubu çok güzel. Okurken sürekli meraka kapılıyorsunuz. Sürekli acaba bir sonraki bölümde neler olacağını merak ediyorsunuz. Bu kitabı çok fazla bilen yok hak ettiğinden daha az değer görmüş. Polisiye severlerin okumasını tavsiye ederim.
24. Gün Öğleden Sonra
24. Gün Öğleden SonraA. Hakan Soysal · Kreatölye Yayınevi · 201410 okunma