Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Anna Komnena

Malazgirt'in Sonrası yazarı
Yazar
8.1/10
8 Kişi
37
Okunma
7
Beğeni
2.631
Görüntülenme

Anna Komnena Gönderileri

Anna Komnena kitaplarını, Anna Komnena sözleri ve alıntılarını, Anna Komnena yazarlarını, Anna Komnena yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Gerçekten de, Bogomil'lerde zamâne işi saç kesimi bile görülmez; sapkınlıkları, [keşiş giysisi benzeri] aba ve kukuleta altında gizlidir. Bogomil, ağırbaşlı görünüştedir, giysisinin boynu, burnuna kadar gelir [kesinlikle açık saçık giyinmez]; önüne eği lerek yürür gözü önündedir, fellik fellik ortalığı kolaçan etmez] ve ağzının içiyle konuşur o kadar alçak sesle ki, dudağı bile kımıldamaz): Ama içyüzünde, yabani bir kurttur..."
O ovalarda neler neler yaşanmış geçmişte..
"İşte o zaman, Sultan, Beyleri ile, ilerledi [ve İmparatora doğru geldi); Beylerin başında, Asya'daki [Anadolu'daki] Türkler arasında yaşı, deneyimi ve yiğitliği yönünden en seçkin olan, Monolykos vardı; Sultan, İmparatoru, Augusto polis ile Akronios [Afyon Kalesi, Afyon Karahisarı] arasındaki ovada karşıladı.."
Reklam
"İmparator [geriye doğru, Afyon Karahisarı yani kuzeybatı yönünde, tarihsel ana yoldan] ilerleyişini sürdürüp durduğu halde, hiçbir Barbar görünmüyordu; ancak, [Türk Beyi] Monolykos, birliklerimizi her iki yandan güçlü bir orduyla izlemekte ve pusular kurmakta idi. Bolvadin ile, sözü edilen göl [Kırk Şehitler Gölü] arasındaki ovanın geçildiği sırada, Barbar ordusunun, hiç yükü bulunmayan, yalnız hafif donanımlı ve gözü pek erlerden oluşan bir birliği, ordunun geçeceği yolun her iki yanında pusuya yattıkları yerde, yükseklerde, birden bire, göründü. .."
"Daha çok Akroenos diye anıldığını gördüğümüz, Afyon (Karahisarı) olması gerektiği akla geliyorsa da, Anna o hisarın adını biraz ileride Akronios diye yazmıştır.."
"(Rum ordusundaki) adamlar Türklere karşı o kadar gaddarca davrandılar ki, onların yeni doğmuş bebelerini bile kaynar su kazanlarına attılar. Çok kişiyi kıyımdan geçirdiler, keza pek çok kişiyi tutsak ettiler ve çok keyifli olarak Eumathios'un yanına geri döndüler.."
"Imparator Türklerin] İzmir [yöresi] kıyılarını, tâ Antalya'ya kadar, tümüyle yakıp yıkmış bulunmaları konusunu kafasına takmaya başladı ve bu [kıyıdaki] kentleri-onlara eski bayındırlıklarını yine kazandırmakla ve her yana dağılmış eski halklarını yeniden onlara yerleştirmekle- eski durumlarına döndürmekten geri kalmayı içine sindiremedi. Antalya'nın yazgısına ilgisiz kalmak şöyle dursun, özellikle onun halini kendine kaygı edinmişti.."
Reklam
"Gerçekten, doğa, insanın içinden köpük çıkar gibi çıkan soluğun yolunu burun deliklerinden geçirmiştir..."
Kutsal çivi dediği İsa'nın göğsünü delen mızrak..
"Bundan böyle, saygın ve kutsal çiviyi, çatışmalarda, diğerlerinden daha günahsız olduğu için Saint-Gilles'e verdiler. Ertesi gün, gizli bir kapıdan çıkış yaparak Türklere saldırdılar.."
Kutsal çiviler...
", Piskopos, tanrısal bir esinlenmeyle ileri gelen Kontları topladı ve kilisedeki kutsal masanın sağ yanını kazmalarını buyurdu; orada kutsal çiviyi bulacaklardı. Buyruğu yerine getirdiler; ama bir şey bulamadılar; umutsuzluğa düşerek geri dönüp araştırmalarının başarısızlığını bildirdiler. O, daha da içtenlikle dua ederek, daha özenli bir araştırma yapmak üzere yeniden işe koyulmalarını buyurdu. Bu buyruğa da uydular ve aradıkları nesneyi bulunca onu, mutluluktan uçacak hâle gelen, cezbeye tutulan Pierre'e götürdüler"
""Tanrı, tüm yengileri kılıçla kazandırmaz; böyle başarılar her zaman savaşmaka elde ediliyor değildir; nice kez, çatışmanın kazandıramadığı, konuşmayla elde edilir; dostluk ve güven havası içinde yürütülecek ilişkiler sayesinde, daha büyük başarılar kazanıldığı olmuştur.."
99 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.