Misli Baydoğan Yorumları ve İncelemeleri
Misli Baydoğan yorumları ve incelemelerini, Misli Baydoğan kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Misli Baydoğan puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Onyedi hikayenin yer aldığı Türk Edebiyatına kazandırılmış güzel bir eser Ay Han’ım. Hikayelerin geçtiği mekandan dolayı Ankara’nın hikayeleri okunacak denilirse okuyucuya yanlış bilgi vermemiş olurum. Akif’in kedisi ile M.Akif’in Taceddin Dergahında soluklanmak, eski Ankara’da gezinti yapmak Akif’e yoldaş olmak, eski Ankara’da ilk kadın hekimimiz Dr. Mediha Raşit Hanım’ın meslek hayatının ilk günleri ilk maceralarını bilmek, öğrenmek payına bu kitapla düşerken esere ismini veren Ay Hanım’da hüzünlenmek, üzülmek, ağlamakta serbest diğer hikayeler eserin içinde okuyucuyu içine çeken her hikayede kendinden eskilerden bir parça buldurtacak eser okuyucusunu bekliyor. #Kitapsuuru 
Kitap Şuuru
İnsanları kitap okumaya teşvik eden Kitap Şuuru sayfası yöneticisi Oğuzhan Saygılı hocama teşekkür ederim.
Misli Baydoğan hocanın yazmış olduğu "Ay Han'ım" adlı eser on yedi hikayeden oluşmaktadır. Kitap anlaşılır bir dille yazılmıştır. Bazı hikayeler kisa olmakla birlikte hikayeler sürekleyicidir ve kısa olmasına rağmen anlam bütünlüğü gayet iyidir.
Hikayeler buram buram Anadolu kokmaktadır yani hikayelerdeki karakterler gerçek yaşamdan, bizden, Türk'den alınmıştır. Kitabı okurken kendinizden, eşinizden, dostunuzdan izler bulabilirsiniz.
Kitabi bitirdikten sonra yazara "keşke daha uzun yazsaydı" diyerek sitem edeceğiniz, tadı damağınızda kalan bir eser.
Kitapta en çok beğendiğim hikaye "Akif'in Kedisi" adlı hikayedir. Hikayeden küçük bir alıntı;
"Evladım acele etme, şöyle bir oturuver, bak bu şiirimi yeni bitirdim, ilk sana okuyayım, bakalım beğenecek misin, demiş.
Kız çocuğu, Âkif'in şair olduğunu babasının okuduğu şiirlerden biliyormuş. Bu daveti pek bir heyecanla kabul etmiş. Olduğu yere sessizce oturmuş. Gözleri dört açılmış. Can kulağı ile şairin az sonra ağzından çıkacak mısraları beklemeye koyulmuş.
Âkif bir bardak su içmiş. Pencereden vuran gün ışığı, koyu renkli kâğıda düzgün el yazısı ile nakış gibi işlediği on kıtayı aydınlatıyormuş. Şiirin göz hizasında tutmuş. Boğazını temizlemiş ve okumaya başlamış;
"Korkma! Sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak..."
Kitap Şuuru
#KitapSuuru