“Babamın sözleri kafamda yankılanıyordu. Beslenecek bir boğaz eksilir… demek onun gözünde bir yüktüm ve sırtından atmak için karşısına çıkan ilk fırsattan yararlanmıştı. Doğru, her zaman sahip olmak isteyeceği uslu küçük kız olmamıştım. Ama saçmalıklar yapmak çocukların doğasındadır, öyle değil mi ve ben onu bütün kusurlarına rağmen seviyordum, üstüne sinen kötü kat kokusuna, bizi birkaç lokma ekmek dilenmek için ısrarla sokağa göndermesine rağmen.’’
"Bizim okumaya tahammül edemediğimiz şeyleri insanlar yaşıyor ne yazık kiiii..." dedim ve derin bir iç çektim....
Zeynepceee düşünce
Herkese güzel bir gün diliyorum
Günaydın☕️
(ÇIKIN ÇIKIN GELİN #42027708 )
Sevgili muhterem 1K ailem, 😊
Bir etkinlik düzenlemek istiyorum. Kadınlığa, kadın olmaya, kadın olmayı anlamaya dair…
Dünya kadınlar gününe 10 gün kalmışken "emeği" daha çok anlayalım istiyorum ve kadın yazarlarımızı daha çok okumaya davet ediyorum sizleri. Umarım bu
Edebi açıdan değerlendirilmemesi gereken nadir kitaplardan biri bence. Tüm cesur kadınlara örnek ola bilecek bir cesarete ve dirayete sahip küçük bir kadın Nojoud! Hayat hikayesi insanı hem öfkelendirirken hemde cesaretlendiriyor.
Medyaya yansıyan çocuk ölümlerine ve çocuk gelinlere şahit oluyoruz. Bu kitap gerçeği tüm çıplaklığıyla bize gösteriyor. Okurken tüylerim diken diken oluyor. Gerçek olmamasını dilerdim. Ama bu her toplumun olduğu gibi bizimde gerceğimiz ne yazık ki.
Doğru bir mücadeleyle adalete kavuşmanın yanlışa baş kaldırmanın mümkün olduğunu kanıtlıyor Nojoud.
Kendi kitabımda da Nojoud gibi bir çok kadından bahsetmiştim. Ama ne yazık ki tüm kadınlar onun kadar şansı değil. İçinde bulunduğu şartları ve koşulları değiştirmeyi herkes ister ama herkes cesaret edemez. Nojoud bunun mümkün olduğunu açıkça ve yüreklilikle gösteriyor. Törelerin ve geleneklerin ağır bastığı Yemen gibi bir ülkede küçük bir kadın olarak baş kaldırmak elbette kolay değildi. Ataerkil düşünceye darbe sayılabilecek bu eylemi tüm kadınlara örnek ve cesaret olmalıdır. Daha özgür bir hayat için mücadeleyi ve direnmeyi bırakmamak ve nice hayatlara değinmek için savaşmaktan vazgecmemeliyiz.
Ben , kadere karşı koyacak kadar güçlü ve bana yardım edecek insanlar bulacak kadar da şanslıydım , diyen Nojoud.
Ailesinin doyuracak kadar parası olmadığı için babası , amcası ve abisi tarafından kendinden yaşça büyük bir adamla evlenmesi için aşiret kurallarınca toplanıp ve de pazarlık yapılarak 150.000 riyal karşılığında satılan Yemenli küçük bir kız çocuğu olan Nojoud'un hikayesi...
Nojoud , Yemen'in ıssız bir köyünde dünyaya gelen kocaman bir kalbe ve cesarete sahip küçük bir kız çocuğudur. Yaşadığı topraklar ataerkil egemenliğinin olduğu ıssız bir köydür.Burada ki kadınların en acı ortak kaderi ise , henüz buluğ çağına erişmeden kendilerinden yaşça büyük erkeklere ''SATILMALARIDIR.''
Nojoud artık kocasının tecavüzlerine ve işkencelerine dayanamadığı için gizlice evden kaçarak mahkemeye gitti ve kocasından boşanmak için yargıcın kapısını çaldı...
Kalbinin sesini dinleyerek erkeklere meydan okuyan Nojoud'un cesaretini ve boyunu aşan ibretlik hikayesini bir solukta okuyacaksınız.
Hala Nojoud'un kaderini paylaşan küçük gelinlerin olduğunu bilmek çok acı. Oyun oynayacakları yaşta zorla evlendirildikleri mahlukların tecavüzüne ve şiddetine maruz kalan çocuk gelinlerin o küçücük masum kalplerinden öperim.
Yemen'li Nojoud 10 yaşında. Henüz bir çok şeyin farkına dahi varamamışken yaşadığı olumsuzluklar içinde bir kız çocuğunun hayat öyküsünü okudum. Abisi ve babası tarafından kendinden büyük bir adama başlık parası karşılığı satılır. (Satılır kelimesi çok çirkin ama cidden bir mal gibi satılır.) Kocası tarafında tecavüzlere uğrar. "Evet" demek onda görev olduğu öğretilmişken o "yeter" deyip baş kaldırır.
“Başkentte yaşayan basit bir köylüyüm ben. Her zaman ailenin erkeklerinin emirlerine boyun eğdim. Söylenen her şeye
‘evet’ demeyi öğrendim. Bugün ise ‘hayır’ demeye karar verdim.”
“Ben Nojoud, 10 Yaşındayım ve Boşanmak İstiyorum.”
Çok garip, çirkin, saçma, kabullenilemez bir hayat. Böylesi bir durumu kimisi kabul ediyor, kimisi de Nojoud gibi başkaldırıyor. Ne yazık kiiii ; Nojoud gibilerinin sayısı çok az.
Görmüyoruz, duymuyoruz, dinlemiyoruz. Üç maymunu oynuyoruz belki de. Kimilerini etkiliyor bu tarz kitaplar. Düşüncesi ve bakış açısı degişiyor. Kimini de "O, Şu"sebeple uzak durmayı ve "bana dokunmayan yılan bin yaşasın" demeyi tercih ediyor.
Ben okudum elimden bir şey geliyor mu? Hayır gelmiyor. Ama biliyorum, uzakta bir yerde bunları yaşayan insanlar var.
Kitap elimde bittikten sonra dedigim tek kelime şu oldu;
"Bizim okumaya tahammül edemediğimiz şeyleri insanlar yaşıyor ne yazık kiiii..." dedim ve derin bir iç çektim....
Okuyun, okutun.