Avusturya asıllı filozof, bilim adamı, eğitimci, sanatçı, ezoterist, yazar, antropozofi’nin kurucusu.
1861’de Kraljevec’de doğdu. Viyana Yüksek Teknik Okulu’nda sosyal bilimler ve matematik okudu. 1891’de “Hakikat ve Bilgi” teziyle Rostock Üniversitesi’nde doktorasını tamamladı. 1889 ile 1896 yılları arasında Goethe’nin tüm yapıtlarını yayıma hazırladı. 1902’de H.P. Blavatsky’nin kurmuş olduğu Teozofi Cemiyeti’ne katıldı. Ancak sonradan “hakikat yolu”nun salt Doğu mistisizmine dayandırılamayacağı gerekçesiyle bu cemiyetten ayrıldı ve 1913’te reenkarnasyonu ilke edinen Antropozofi Cemiyeti’ni kurdu. Steiner, antropozofi’yi bir “spiritüel gelişim yolu” olarak tanımladı. 1920’de Goethe’nin yazılarından esinlenerek kurduğu okula Goetheanum adını verdi. Hayatının son yirmi beş yılını ruhsallık, sosyal bilimler, eğitim, sanat, tarım ve sağlık üzerine ders ve konferanslar vererek geçirdi. Steiner’in çalışmaları birçok ülkede, engelli çocuklar için okulların, bilim araştırma merkezlerinin ve sanat okullarının kurulmasına yönelik girişimlere temel oluşturmuştur.
Aynı zamanda bir postkognisyon medyumu olan Rudolf Steiner spiritüalizm ve teozofi çevrelerinde Atlantis ve dünyanın bilinmeyen geçmişi hakkında “akaşik okumalar”ıyla bilgi veren iki önemli isimden biri olarak kabul edilir. Naziler’in baş düşmanlardan biri olarak kabul ettikleri Steiner’ı Hitler, çeşitli baskınlar düzenlemesine rağmen yakalattıramamıştır.
Rudolf Steiner, Avusturyalı bir filozof, ezoterist (gizli veya derinlemesine anlayışlara, bilgilere ve öğretilere ilgi duyan veya bunları araştıran kişiler) ve Antroposofi (insan bilgeliği) adı verilen ruhsal hareketin kurucusudur. Bu yazar kendi felsefe sistemini geliştirmekle kendisine hayranlık uyandırmasına sebep olan birisi. Kitabını okumayı tercih
Kant öğretisinin, idrak teorisinin anlasılması üzerine yazılan kitap aynı zamanda Kant'ın epistemolojisi, postkantçılık ve Fichte'nin felsefesini inceliyor. Amac ise; özgürlük felsefesinin temelini atmak icin, ınsan egolarının orjinal yaratıcı gücü olan insan bilincini incelemektir.
Her türlü insanı düşünselligin en önemli konusu, insanı, kendi ayakları üzerinde duran, özgür kisilik olarak kabul etmektir.
Kant'ın idrak teorisiyle alakalı temel sorusu şudur: tecrübeye degil de, düsünmeye dayanan sentetik yargılara nasıl varilabilir?
Kant'ı eleştirmesinin tek sebebi, Kant'ın dogmatik felsefeyi çürütmesinden sonra onun yerine hiçbir şey koymaması.
Dünyanın açıklanması ve keşfedilmesi için gerekli olan her şey, düsünme gücümüzün menzilindedir.
Gerçek ve BilimRudolf Steiner · İlya Yayınevi · 2008109 okunma
Kitap inisiyasyon yolunu merak etmiş ve oraya ulaşmak isteyen öğrencilere yönelik bir öğretmenin sırasıyla her yaşayacağı aşamayı anlatmasından oluşuyor. Bu kitap öğretileriyle size sadece bir rehber gibi eşlik eder fakat her şey sizin kendi inancınız iradeniz ve fedakarlıklarınızla sonuç bulabilir. Her şeyden önce bir Uyanış gerek ve bu uyanışa tanık olduğunuz dönemlerde inisiyasyon yoluna adım atmışsınız demektir. Ve Steiner sürekli adım adım bizim sınavlardan geçtiğimiz den söz eder. Farkında olmadan inisiye olmuş insanlardan da söz eder ve insanlara doğaüstü görünen yetiler verildiğinden de söz eder şimdi bu iki şeyi inisiye adayından şu şekilde ayırdığını belirtir; "yalnızca inisiye adayı her şeye karşı bilinçli ve içgörü ile hareket etmesidir. Yüksek güçlerin başkalarına bahşettiği yetileri insanlığın iyiliği için eğitirek elde eder. Tanrı'nın tercih ettiklerini içtenlikle onurlandırılabilir ve saygı duyabiliriz; ama bu nedenle ezoterik eğitim çalışmasını gereksiz olarak görmemeliyiz. " Sayfa. 81
Bir tarafta bilinçsiz bir tarafta bilinçli insiyeden söz etmektedir. Eğer bu kitabı okuyorsanız zaten bunun bir anlamı olmalı..