Filistin asıllı Amerikalı yazar. Ailesi 1967 Savaşı'nın mültecilerindendi; gençliği işgal altındaki Doğu Kudüs'te, Kuveyt'te ve Ürdün'de geçti. Kızıyla beraber Pennsylvania'da yaşamakta olan Abulhawa, Playgrounds for Palestine isimli sivil toplum örgütünün kurucusudur.
Roman 1950 ve 2000li yıllar arasında Israil işgalinin ortasında bulunan bir Filistinli ailenin dramını anlatıyor. İşgalci güçlerin nasıl adim adim Filistin topraklarına sahip olduklarını ve bu süreçte Filistinli olarak yaşamak nasıl zor olduğunu okuyacaksınız. Hüzünlü bir dram. Israil/Filistin meselesine yüzde yüz ışık tutuyor mu bilmem, çünkü sadece Filistinli bir bakış açısı var. Ama yine de tüm dünya biliyor ki, Israil bu süreçte doğru şeyler yapmadı. Kitabi Almancadan okudum, Türkçesi sanırım yok.
Während die Welt schlief“ (bzw. “Mornings in Jenin”) ist nicht nur eine Familiensaga, sondern ein tiefgehendes Zeugnis der palästinensischen Erfahrung im 20. und 21. Jahrhundert. Abulhawa verwendet die Familiengeschichte als Vehikel, um die politischen und sozialen Turbulenzen zu beleuchten, die das palästinensische Volk durchlebt hat: von der Nakba (die “Katastrophe” von 1948, als Tausende von Palästinensern vertrieben wurden) über die Kriege im Nahen Osten, die Intifadas bis hin zur kontinuierlichen Besetzung und Siedlungsbau.
Das Buch zeigt die menschlichen Kosten von Konflikten und Besatzung und betont dabei, dass hinter den Schlagzeilen und politischen Debatten echte Menschen mit echten Geschichten stehen. Abulhawas leidenschaftlicher Erzählstil ist dabei tief emotional und zieht den Leser in das Herz der Geschichte.
Die Wahl des Titels „Während die Welt schlief“ impliziert, dass die internationalen Gemeinschaften und Individuen oft blind oder gleichgültig gegenüber dem Leiden anderer sind, insbesondere wenn dieses Leiden weit entfernt und kulturell anders ist.
Durch ihre Figuren zeigt Abulhawa, wie das tägliche Leben, die Liebe, der Verlust und die Hoffnung inmitten von Krieg und Besatzung aussehen. Das Buch erinnert uns daran, dass in jedem Krieg, hinter jeder politischen Bewegung, echte Menschen mit Hoffnungen, Träumen und Geschichten stehen.
Abschließend bietet “Während die Welt schlief” einen wichtigen Beitrag zur Literatur über den israelisch-palästinensischen Konflikt, indem es die menschlichen Geschichten in den Vordergrund stellt, die oft in den politischen Debatten verloren gehen. Es ist ein Plädoyer für Empathie, Verständnis und letztendlich Frieden.
Amal,1948 yılında İsrail Devleti'nin kurulmasıyla ailesi yüzyıllardır yaşadıkları topraklardan sürüldükten sonra Cenin Mülteci Kampı'nda yetişmek zorunda bırakılan akıllı bir çocuktur. Babasından köyleri Ayn Hod'un nasıl cennet gibi bir yer olduğunu dinler, tüm diğer mülteciler gibi, zeytin ve incir ağaçlarının gölgesine dönmeyi düşler.
Ancak, aileyi yurdundan eden savaş onları birbirlerinden de ayrı düşürür. Amal'ın babası kaybolur, ağabeyi Yusuf kaçırılır. Bir diğer ağabeyi İsmail ise henüz bebekken İsrailli bir asker tarafından kaçırılmış , David adında bir Yahudi olarak yetiştirilmiştir. Tüm bu olanlardan sonra aklını kaybeden annesinin ise Amal'a bakacak gücü kalmamıştır.
Kendi kendini yetiştiren Amal, Amerika'ya kaçmayı başarır. Abdulheja ailesinin hikâyesini gelecek nesillere aktarabilecek bir tek o kalmıştır. Omuzlarında bu yükü taşırken bir yandan da ülkesinin, Filistin'in yok oluşuna şahit olur.
Filistin Sabahları; tarih, kimlik, arkadaşlık, aşk, savaş ve umutla örülü yürek burkan çarpıcı bir roman. Filistin sorununa farklı bir bakış açısıyla yaklaşan, Ortadoğu'nun kalbinden kopup gelen bir aşk hikayesi: Filistin aşkının hikayesi.
Kesinlikle okumalısınız.
Şimdiden iyi okumalar.