Aktüel Tarih Dergisi

Aktüel Tarih - Sayı 2 dergisi
Dergi
9.1/10
14 Kişi
84
Okunma
18
Beğeni
1.330
Görüntülenme

Aktüel Tarih Dergisi Gönderileri

Aktüel Tarih Dergisi kitaplarını, Aktüel Tarih Dergisi sözleri ve alıntılarını, Aktüel Tarih Dergisi yazarlarını, Aktüel Tarih Dergisi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“… Senin adın Erlik olsun. Kim günahlarını benden gizlerse o senin olsun. Senin günahından kendini sakınan da benim olsun…”
Erlik Han, insanlara ve hayvanlara hastalık bulaştırma yetisine sahip bir korku karakteri olarak karşımıza çıkar. İnsanoğlunun düştüğü tüm felaketlere o sebep olur. Eski Türklerde kim onun için kurban kesmezse, Erlik Han gelir ve canını alarak kendi hizmetkârı hâline getirir. Erlik Han anlatıları arasında en dikkat çekici unsurlardan biri de onun insan kanı ve akciğeri ile beslenmesidir. O kadar ki destanlara göre ne zaman kan ve akciğerle beslenirse gökyüzü kıpkırmızı olurmuş.
Reklam
Eski Türkler, yeryüzünün Gök Tanrı tarafından idare edildiğini düşünürlerdi ancak konu yerin altına geldiğinde bambaşka bir karakter çıkardı ortaya: Erlik Han. Kötülüğün kaynağı sayılan Erlik, tüm Asya toplumlarına sirayet etmiştir. İnsanların başına her türlü çorabı ören Erlik, Türk inanışlarına öylesine derin sirayet etti ki günümüzde onun adını bilmesek de aynı eski Türklerin Erlik Han’ dan korunmak için yaptığı gibi elimizi tahtaya vuruyoruz.
Sagay Türkleri, Erlik Han için “Ata” sözcüğünü de kullanırlar. Zirâ o insanlığın var oluş sebepleri arasındadır. Erlik, şaman davulunun boyutlarını belirler ve yeni şamana, soyun eski şamanından kalan tösleri (yardımcı ruhları) gönderir. Erlik Han, Güney Sibirya’ nın en yaygın şamanik karakterlerinin belki de başında gelir. Altay, Hakas, Truva, Şor ve daha pek çok Türk halkı onu korkuyla karışık bir hürmetle yad etmiştir.
Kadınlar özellikle bu(Albastı) baş belası kötülüğün kendilerine uğramasından korkuyordu. Bir şekilde yolu kesişmiş olanlar ise ya şifasını arıyor ya da bulamayıp ölüyordu. Şeytan gibi kulağa fısıldayıp, vesvese verip, kötülüğe sevk edip, insanı günaha sokup çekip gitmiyordu. Albastı; cinin çarpıp gitmesi gibi iz bırakıyordu, can yakıyordu yani mesele ciddiydi.
Reklam
Albastı; İnsanoğlunun yeryüzündenki varlığının teminatı olan üreme/ çoğalmanın yanı başında duran bir cellat ve belalı bir karakter.
Ne? o.O
“Hippokrates hastada varisli damarlar ve hemoroit meydana gelirse ruhsal hastalığın ortadan kalkacağına dair bir işaret olduğunu belirtir.”
Tarihin bazı dönemlerinde Melankoli gibi ruhsal hastalıkların bulaşıcı olduğuna inanılıyordu. Bu sebeple deliren insanlardan vebalı gibi kaçmak, kimi toplumlarda adetti. Zirâ, bireysel deliliğin toplumsal çıldırmaya sebep olabileceği yaygın bir sanrıydı.
276 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.